WWE WRESTLEMANIA 35 – 5 NİSAN 2019
Yine WWE’nin en cafcaflı dönemine adım atmış
bulunmaktayız. Bir PPV’lik aranın ardından da ben de yazılara geri dönmüş
durumdayım.
Evet, WWE’nin en meşhur ve en ünlü şovu
Wrestlemania bu sene 35.kez gerçekleştiriliyor. Her sene WWE’nin adeta daha üst
noktaya ulaşmak için çabaladığı bu şov bu sene de bizlere ortalama bir match
card ve hikaye ortamı sunuyor gibi. Erkek ana kemerlerde şampiyon isimler bir
nevi underdog isimlerle kapışacaklar. Kurt Angle ise bu gece güreş kariyerine
son veriyor. Eğer Triple H de Batista ile yapacağı maçı kaybederse tıpkı Angle
gibi o da güreş kariyerine son veriyor. Ancak gecenin asıl bombası main eventte
saklı. Son dönemlerde bu kadar uzun süreli ve bu kadar titizlikle yoğurulan bir
feud izlememiştik doğrusu. Aslında bazen gereksiz uzatıp abartsalar da yine de
Charlotte, Becky ve Ronda arasındaki feud gerçekten bu sene WM main eventine
çıkmaya değer bir feuddu. Tarih
yazılacaksa elbette böyle bir maçta ve böyle bir feudda yazılmalıydı…
Şimdi maçlara geçelim.
Pre-show
Match
Singles Match for the WWE Cruiserweight Championship
Buddy Murphy (c) vs Tony Nese
Singles Match for the WWE Cruiserweight Championship
Buddy Murphy (c) vs Tony Nese
19 Şubat 2019 tarihli 205 Live’da GM Drake
Maverick, Cruiserweight şampiyonu Murphy’nin rakibini belirlemek adına 8
kişilik bir turnuva başlattı. Takip eden süreçte güreşçiler birbiriyle
karşılaşırken son olarak final maçında Cedric Alexander’ı mağlup eden Tony Nese
#1 contender olmaya hak kazandı.
Cruiserweight maçlarının artık PPV’lerde pre
şov maçı olmalarına alışmış durumdayız. SD, Raw ve hatta NXT’den bile geride
kaldığı düşünülen bu şov elbette ki içerisinde birçok yetenekli ismi
barındırıyor. Zaten pre şov maçları olsa dahi güreşçiler öyle bir performans
ortaya koyuyorlar ki gerçekten ana şovun maçlarını bile gölgede
bırakabiliyorlar. Tek eksikleri bir türlü bir yıldız çıkaramamış olmaları.
Murphy bu konuda fena gitmiyor bence. O nedenle kemeri ben bu sefer de elinde
tutacağını düşünüyorum.
Tahmin:
Buddy Murphy
Pre
Show Match
Andre the Giant Memorial Battle Royal
Andre the Giant Memorial Battle Royal
Merhum efsane Andre the Giant anısına her
sene WM’de gerçekleştirilen Battle Royal, bu sene de gelenekten vazgeçmeyerek
pre-show maç kartına eklenmiş durumda. WM hikayelerinde yer bulamayan isimlerin
de WM sahnesinde gözükmeleri adına gerçekleştirilen bu maça her sene birçok
ünlü isim veya eski güreşçi de katılıyor. ABD sınırları içerisinde popüler olan
stand-up’çılar Michael Che ve Colin Jost, bir ay önceki Raw’da gözüküp Strowman’ı
irrite edici davranışlarda bulunmuşlardı. Sonrasında Strowman’dan özür dileyip
bu olayı unutmak istediklerini belirtmek adına ona son model bir araba
yollamışlar ancak Strowman arabayı paramparça ederek onlara farklı türden bir
cevap vermişti. Ertesi hafta Alexa Bliss’in sunduğu “A Moment of Bliss” şovuna video yoluyla katılan ikili, Strowman
ve Bliss’in çabaları ile Battle Royal’e katılmayı kabul etmişlerdi. Buradan
şunu anlıyoruz ki WWE için önemli bir isim olan Strowman, bu seneki WM
hikayelerini tam anlamıyla pas geçmiş durumda. Zaten geçen sene de doğru düzgün
bir hikaye içerisinde yer alamamıştı. Ana kemere yürüyeceği zamanları merakla
bekliyorum doğrusu.
Strowman haricinde Jeff Hardy, Matt Hardy,
Shelton Benjamin, Apollo Crews, Andrade ve Ali gibi önemli isimler de bu maç
içerisinde yer alacaklar. Elbette ki sayı olarak bu kadar fazla isim olunca
tahmini zor bir maç haline geliyor. Ben tercihimi Strowman’dan yana kullanıp
kolaya kaçacağım.
Tahmin:
Braun Strowman
Wrestlemania
Women’s Battle Royal
Geçtiğimiz sene tarihte ilk defa gerçekleşen
kadınlar Battle Royal maçı artık bu yıldan da anlaşılacağa üzere bir klasik
haline gelmeye başlıyor. Zira muhtemelen bundan sonra tıpkı erkekler de olduğu
gibi her sene kadınlar Battle Royal’i de seyredeceğiz. Tabi erkeklere benzer
bir şekilde kadınların da maçına katılan birçok eski ve popüler isim olacağa
benziyor. Muhtemelen NXT’den de katılanlar olacaktır. Ancak bu sene kadınlar
takım kemerleri maçının yer alması ve de bu maç içerisinde çok fazla kadının
maç yapacak olması, bu maça katılabilecek olan ana kadrodaki kadın sayısını da
azaltıyor. Yine de WM hikayelerinde yer almayan birçok isim bu maçla birlikte
WM sahnesine çıkmış olacaklar.
Gözümüze ilk çarpan isim elbette ki 2 hafta
önce uzun bir süredir sahibi olduğu Smackdown Kadınlar Kemerini kaybeden Asuka.
Charlotte-Becky-Ronda feudu içerisinde Smackdown’daki ciddi rakipler Raw kemeri
için mücadele eder hale gelince, Asuka ve kemeri de bir hayli önemsiz hale
gelmeye başlamıştı. Zaten WWE son dönemlerde tekrardan Raw ve SD’yi
birleştirmeye yönelik adımlar attığını da görüyorduk. Birçok isim brand fark
etmeksizin şovlar içerisinde yer almaya başladılar. Kadınlar main event maçında
da gördüğümüz üzere kazanan her iki kemerin de sahibi olacak. Bu nedenle Asuka’nın
kemeri de bu kaosun içerisinde kayboldu diyebiliriz. Ben bu nedenle kendisine
bir Battle Royal kazandırılarak öneminin korunmasının sağlanacağını
düşünüyorum. Plasem ise Nikki Cross.
Tahmin:
Asuka
Tag
Team Match for the WWE Raw Tag Team Championship
The Revival (Dash Wilder & Scott Dawson) vs Curt Hawkins & Zack Ryder
The Revival (Dash Wilder & Scott Dawson) vs Curt Hawkins & Zack Ryder
Her nereden çıktığı belli olmayan, bırakın
herhangi bir PPV’yi normal şovlarda dahi görmemizin ve heyecanlanmamızın zor
olduğu bu maçı çözümlemeye çalışıyorum. Oysaki NXT’den gelen ve oldukça iyi bir
rüzgar yakalayan Ricochet ve Black ikilisi uzun bir süredir Raw takım kemerleri
için Revival ile feud içerisindeydiler. Ancak Smackdown’daki kemer mücadelesini
daha heyecanlı hale getirmek adına Ricochet ve Black ikilisinin oraya
kaydırıldığı görmekteyiz. Bu maç da muhtemelen Raw takım kemerleri de WM
içerisinde olsun diye son dakikada planlandı. İleride de büyük bir ihtimalle
her iki kemerin de birleştirilecektir.
Revival uzun bir süredir WWE’de olmasının
karşılığını nihayet aldı gibi gözüküyor. Fazlasıyla iddialı olan tag team
division’ı arasında sıyrılmaları hakikaten zor olmuştu. Sonunda 11 Şubat
tarihli Raw’da Roode ve Gable’ı yenerek takım kemerlerinin sahibi olmuşlardı.
Bundan önce WWE’de iyi bir kariyere sahip olamadıklarını düşünerek ayrılmak
için WWE’den izin isteseler de hemen sonrasında kazanılan kemer ile birlikte bu
isteklerinden vazgeçmiş görünüyorlar. Geçen
ay da Fastlane’de Gable ve Roode karşısında kemerlerini korumayı başarmışlardı.
Zack Ryder ve Curt Hawkins ikilisi hakkında
zannediyorum ki sayfalarca yazı yazılabilir. Her ikisi de uzun yıllardır WWE
içerisindeler. Gerçi Hawkins bir ara WWE’den ayrılmıştı ama sonrasında geri
dönmüştü. Kendisi Ryder’a nazaran biraz daha şanssız. En azından Ryder saman
alevi parlayıp gibi seyirci desteği ile orta düzeyli kemerlerin içerisinde yer
alıyor ama Hawkins için aynısı pek de söylenemez. Kendisinin oldukça uzun da
bir mağlubiyet serisi var. Zaten geri döndüğü 2016’dan itibaren istisnasız
jobber’lık görevini sürdürüyor. Ama Ryder ve Hawkins ikilisinin birlikte uzun
bir geçmişlerinin olduğunu da unutmamak gerekir. Zira 2007 ve 2009 yılları
arasında Major Brothers, La Familia, Edgeheads gibi farklı isimler altında
Edge’in yancıları olarak unutulmaz feudlara imza atmışlardı. Hatta o süre zarfı
içerisinde takım kemerlerini dahi kazanmışlardı. Şimdi Ryder’a gösterilen
seyirci etkisi, Hawkins’in uzun süreli yenilgi serisinin varlığı, Ryder ve
Hawkins ikilisinin yeniden birleşmeleri.. Yani kısacası bu maçı anlamlı kılacak tek şey
Hawkins ve Ryder ikilisinin kazanarak bir WM moment’a imza atmaları.
Zannediyorum ki bu maç başka bir şekilde kurtarılamaz.
Tahmin:
Curt Hawkins & Zack Ryder
Singles
Match for the WWE Intercontinental Championship
Bobby Lashley(c) vs Finn Balor
Bobby Lashley(c) vs Finn Balor
WM’nin çok da bir şey vaat etmeyen ve klasik
bir senaryoya sahip hikayelerinden birinin sonucu üretilmiş bir maç. Lashley,
WWE’ye döndüğünden bu yana doğru kullanılmadığını düşündüğüm isimlerden bir
tanesi. Çünkü var olan vücut formu ve de geçmişi itibariyle çok daha fazlasını
yapabilecek bir isim. Ancak kendisinin bir karizma eksikliği olduğu da bir
aşikar. Tam olarak Paul Heyman Guy profilinde birisi ama kendisine Lio Rush’ı
yeterli gördüler. Sonucunda heel bir şekilde IC kemerine uzanmayı başardı.
Ancak kemerini EC’de Balor’a karşı kaybetmişti. Sonrasında kemeri
kaybetmesinden sorumlu kişi olarak Lio Rush’a saldırmıştı. Çünkü EC’deki maç 2’ye
1 handikap maçıydı ve tuş olan kişi Lio Rush’tı. Ancak sonrasında 11 Mart
tarihli Raw’da kemerini Rush sayesinde Balor’dan geri almıştı.
Balor uzun bir zamandır görmediğimiz içindeki
“Demon”ı ortaya çıkardı ve Lashley’e mesajı yolladı. Ben burada bir kemer
değişimi bekliyorum. Balor, Demon şekliyle Lashley’ı yenip kemeri kazanacaktır.
Tahmin:
Finn Balor
Singles
Match
AJ Styles vs Randy Orton
AJ Styles vs Randy Orton
Styles’ın WWE’ye geldiği 2016 yılından bu
yana beklediğim feudlardan biriydi. Kemer mücadelelerinden sonra farklı bir
feud çizgisine yönelmesi beklenen Styles için Randy’den başka bir WM rakibi de
pek mümkün görünmüyordu doğrusu. Her iki isim de bir süredir düşüşteler. Özellikle
Randy, uzun bir süredir WWE içerisinde full-time güreştiği için yıprandığını
düşündüğüm isimlerden bir tanesi. Ne bir alt seviyeye düşüyor ne de kemer
mücadeleleri içerisinde ciddi bir rakip olarak karşımıza çıkıyor. Bir şekilde
yenilikçi bir haliyle tekrardan karşımıza çıkmalı diye düşünmekteyim.
Styles ise kemer mücadelelerinden sonra doğal
olarak biraz geri plana çıktı. Ancak bu maçı kazanıp biraz olsun toparlanacağını
düşünüyorum. Randy de bu maçtan sonra bir süreliğine dinlenmeye çekilebilir.
Tahmin:
AJ Styles
Fatal
four way Match for the WWE Women’s Tag Team Championship
The Boss ‘n’ Hug Connection (Bayley & Sasha Banks)(c) vs Beth Phoenix & Natalya vs The IIConics (Billie Kay & Peyton Royce) vs Nia Jax & Tamina
The Boss ‘n’ Hug Connection (Bayley & Sasha Banks)(c) vs Beth Phoenix & Natalya vs The IIConics (Billie Kay & Peyton Royce) vs Nia Jax & Tamina
Şubat ayında gerçekleştirilen Elimination Chamber
şovunda kemerleri kazanarak tarihin ilk kadınlar takım kemeri şampiyonu olan
Bayley ve Sasha, kemerlerini gerçekten zorlu bir maçta korumaya çalışacaklar. Aslında
genel olarak baktığımız zaman WM içerisinde, pre show’daki Battle Royal’i
saymazsak, kadınların iki tane maçlarının olduğunu görüyoruz. Ama her ikisi de
gerçekten dolu dolu senaryo ve ciddi bir maç kalitesi vaat ediyorlar. Zira bu
maç da fazlasıyla WM’ye yakışan bir maç kıvamında.
2012 yılında WWE içerisindeki aktif güreş
kariyerini sonlandıran Beth Phoenix üzerinde biraz konuşmak gerekli diye
düşünüyorum. Beth, 2012 yılında emekli olmadan önce WWE içerisinde oldukça
güçlü bir imaja sahipti. Yani gerçekten kendisi karşılaşmak istemeyeceğiniz bir
isimdi. Dolayısıyla dönemin WWE’si içerisindeki en güçlü kadın güreşçiydi. Güreştiği
yıllar içerisinde 4 kez (3 kez Women’s 1 kez Diva) kadınlar ana kemerine
ulaşmıştı. Mevcut dönemlerde Santino Marella ve Natalya ile oluşturdukları
birliktelikler ise gerçekten unutulmazdı. Ancak 2012’den sonra kendisi baya bir
güreşten uzak kalmıştı. 2017 yılında Hall of Fame olana kadar da pek fazla
ortalıklarda gözükmemişti. Bu süreç içerisinde Edge ile evlenmişti. Ama 2017’den
sonra ara sıra kadınlar maçlarında spikerlik masasına geçip yorumculuğa
soyunmuştu. Bu görevi son olarak geçtiğimiz ay Fastlane’deki kadınlar tag team
maçı için gerçekleştirdi. Şampiyon isimler Sasha ve Bayley, kemerlerini Tamina
ve Nia’ya karşı korumayı başarmışlardı. Maçtan sonra Jax ve Tamina, Bayley ve
Sasha’ya saldırınca Natalya ve Phoenix yardımlarına koşmuşlardı. Bunun üzerine
Beth, 18 Mart’ta emeklilikten döndüğünü açıklayarak Natalya ile takım olup
kemer mücadelesi içerisine resmen girmişti.
The IIConics ise triple threat olması
beklenen maçın sürpriz yumurtası oldu. Belki Smackdown içerisinden de bir
takımın bu maç içerisine yer alması gerektiği düşünülerek eklenmiş olabilirler.
Zaten çizdikleri gimmick etrafında pek bir şey vaat etmiyorlar.
Açıkçası tahmini çok zor bir maç. Beth,
full-time bir şekilde güreşe dönüp dönmediği henüz belli değil. Belki sadece WM
için de dönmüş olabilir. Ama ben yine de tahminimi Beth ve Natalya’dan yana
kullanacağım. Kadın güreşi henüz bu kadar önemli değilken ve henüz tag team
kemerlerinin ortaya çıkması bir hayalden ibaretken kadın güreşini taşıyan bu
iki ismin bir kemer kazanmaları gerektiğini düşünüyorum.
Tahmin:
Beth Phoenix & Natalya
Singles
Match
Kurt Angle vs Baron Corbin
Kurt Angle vs Baron Corbin
Yaklaşık 20 sene süren profesyonel güreş
kariyerine öyle çok şey sığdırdı ki Kurt Angle, gerçekten bu spor için
unutulmazlar arasına çoktan girdi. Amatör güreş kariyerinde bir kırık bir
boyunla kazandığı Olimpiyat madalyası onun güreş gimmick’ini etkileyen en
önemli faktör oldu. Sonrasında gerek WWE’de gerekse de TNA’de sayısız kemerlere
ulaştı. 2017 yılında WWE’ye döndüğünde ise artık çok yaşlanmıştı. Gerçi Raw GM’i
olarak karşımıza çıkmıştı ama ara sıra ring içerisinde de kendini gösteriyordu.
2018 yılında geçici olarak GM’likten uzaklaştırılmış ve sonrasında da GM’liğin
kalkmasının ardından pek de işe yarar bir hale gelmemişti. Bu süre içerisinde Corbin geçici GM’likten
kalıcı GM’liğe terfi etmek yani bir nevi Angle’ı koltuğundan etmek istemiş
ancak bunu TLC’de Strowman’a yenilerek gerçekleştirememişti.
GM’lik esprisi bittikten sonra Angle Raw
kadrosu içerisinde bir güreşçi gibi takılmaya başlamıştı. Ancak vücudu buna pek
de izin vermiyordu. Zaten çıktığı maçları da çoğunlukla kaybediyordu. Emeklilik
çanları yavaş yavaş kendisi için çalıyordu. Zannedersem o da bu durumun farkına
varıp WM’de son bir maç yaparak emekli olmak istedi. Rakibi olarak ise
kendisini bu süreçte en çok rahatsız eden isim olan Corbin’i seçti. Böylece bu
maç da oluşturulmuş oldu. Herhalde Angle’ın son maçında ona layık bir final
yaparlar diye düşünüyorum. Gerçi rakibi Cena olsa belki daha anlamlı bir final
olabilirdi ama neticesinde Cena’ya da iki sene üst üste WM kaybettirmek
istememiş olabilirler.
Tahmin:
Kurt Angle
Falls
Count Anywhere Match
Shane McMahon vs The Miz
Shane McMahon vs The Miz
WM için altyapısı en sağlam hazırlanan
feudlardan biri ile karşı karşıyayız. 2018’in Kasım ayına kadar dayanan bu
çekişme, face olan ismin heel; heel olan ismin ise face olduğu bir hale
büründü. 2018’in Kasım ayında Suudi Arabistan’da gerçekleştirilen Crown Jewell
PPV’sinde Dünya Kupası adı altında bir turnuva gerçekleştirildi. Smackdown ve
Raw’dan katılan isimler kupayı kazanıp brand’lerini sevindirmek istiyorlardı.
Zira mevcut PPV sonrasından Survivor Series gelecekti ve her iki brand da
galibiyet için savaşacaklardı. Turnuvanın finaline Smackdown’dan Miz, Raw’dan
ise Dolph Ziggler kalmıştı. Maç içerisinde Miz sakatlanınca, Shane McMahon onun
yerini almış ve maçı da kazanarak kupayı Smackdown’a getirmişti.
PPV’den sonra her iki isim de kendilerini
şampiyon ilan etmiş ve bu hususta anlaşmışlardı. Neticesinde Miz finale kadar
gelmiş ancak finalde sakatlanmıştı. Shane ise finali kazanarak kupayı
getirmişti. Yani ortada bir sorun yoktu. Bunun üzerine Miz, birden Shane ile
çok iyi bir takım oluşturacaklarını düşündü. Haftalarca bunun için uğraştı ve
Shane’i ikna etmek için uğraştı. Başlarda işler istediği gibi gitmedi ama
sonrasında Shane de bu fikre ısındı. Nihayetinde Royal Rumble’da takım olarak
maça çıkıp takım kemerlerini The Bar’dan alarak takım kemerleri şampiyonu
oldular. Maç sonrasında bu iki ismin takım olması fikrini ortaya adan Miz’in
babası ile doyasıya sevindiler. Ancak bazı ilişkiler vardır ya ne kadar iyi
görünse de sonu bellidir. Bu ilişki ve bu senaryo da benzer dinamiklere
sahipti. Ancak asıl soru kimin kime ihanet edeceğiydi. Elbette kariyerinde
ihanetlerden bolca sahip olan ve herhalde tüm kariyerinin %95’ini heel olarak
geçiren Miz bu konuda favoriydi. Ancak yine de cevabı birkaç ay sonra
alacaktık.
Elimination Chamber’da Miz ve Shane ikilisi
kemerlerini Uso’lara karşı koruyamadılar. Tuş olan Miz, Shane’den özür
dileyerek, bir maç daha ayarlamasını talep etti. Shane de Fastlane için bir
rövanş maçı ayarladı ama sonuç değişmedi. Tuş olan isim yine Miz olmuştu. Shane
ise artık dayanamamış ve Miz’e saldırarak bir heel turn geçirmişti. Miz ise
başta heel bir karakterken doğal olarak face hale bürünmüştü. Shane aslında
2000’lerin başında birçok kez heel rolünü oynamış ancak 2016 yılında
döndüğünden bu yana hep face bir isim olarak kalmıştı. Heel halini ve
yöneticiliğini izlemek enteresan olacak diye düşünüyorum.
Tahminime geçersek ben maçın Miz tarafından
kazanılacağını düşünüyorum.
Tahmin:
The Miz
Singles
Match for the WWE United States Championship
Samoa Joe(c) vs Rey Mysterio
Samoa Joe(c) vs Rey Mysterio
NXT’den WWE’nin ana kadrosuna yükseldiğinden
beri bir türlü hak ettiği değeri görememişti Joe. İsim ve vücüt olarak çok
güçlüydü, aynı zamanda TNA kariyeri de çok parlaktı. Ama bir türlü kemer
mücadelelerinden ve feudlardan galibiyetle ayrılamıyordu. Ne zaman push alacak
olsa hep kaybediyordu. Yani isminin hakkı verilmiyordu. Ancak sonunda şans ona
da güldü ve US kemerini kazandı. Şöyle ki US kemerinin sahibi Nakamura,
kemerini sürpriz bir şekilde R-Truth’a kaybetmişti. Truth da gimmick’i gerekli
hafif çatlak bir rol oynadığı için rol model olarak Cena’yı belirlemiş ve onun
gibi bir şampiyon hali gibi takılarak Open Challange’lara başlamıştı. Karşısına
Andrade ve Rey gelmiş ama yine sürpriz bir şekilde roll up ile kemerini
korumuştu. Ancak bir sonraki hafta Andrade ve Rey’e Joe da eklenmiş ve Joe maçı
kazanarak Truth’dan US kemerini almıştı.
Rey ise bir sonraki hafta tag team maçında
Joe’yu tuş ederek bir nevi kemer için mesaj vermişti. Bunun üzerine ise WM için
bu maç ayarlandı. Ben kemeri yeni kazanan Joe’nun kemeri elinde tutacağını
düşünüyorum. En azından orta vadeli bir tittle reign’i hak ediyor.
Tahmin:
Samoa Joe
Fatal
four way Match for the WWE Smackdown Tag Teãm Championship
The Usos (Jey Uso & Jimmy Uso)(c) vs Ricochet & Aleister Black vs The Bar (Cesaro & Sheamus) vs Shinsuke Nakamura & Rusev
The Usos (Jey Uso & Jimmy Uso)(c) vs Ricochet & Aleister Black vs The Bar (Cesaro & Sheamus) vs Shinsuke Nakamura & Rusev
Tıpkı kadınlar takım kemerleri mücadelesinde
olduğu gibi erkeklerde de bir fatal four way’e tanıklık edeceğiz. Elimination
Chamber’da kemerleri Miz ve Shane ikilisinden alan ve sonrasında Fastlane’de kemeri onlara karşı korumayı başaran Uso’lar,
kemerlerini 3 farklı takıma karşı korumak zorundalar. Kofi’nin Daniel Bryan ile
WM’de maç yapma serüveninde New Day’in yenmesi gereken son takım olan Uso’lar
maça çıkmayı kabul etmeyerek Kofi’nin önünü açmak istemişlerdi. Ancak bunun
cezası olarak WM’nin sunucu Bliss, kemerlerini bir fatal four way maçında
korumak zorunda olduklarını söylemişti. Zaten Bliss’den önce de bu maçın
altyapısı hazırlanmış gibiydi. Rusev ve Nakamura ikilisi US kemeri için feud
içerisindelerken kemer Truth’a gidince birden ortak gaye uğruna ortak hareket
etmeye başlamışlardı. The Bar zaten Shane ve Miz’den önceki şampiyonlardı. Ricochet
ve Black ise NXT’den gelerek özellikle Raw takım division’ı içerisinde
fazlasıyla sivrilmişlerdi. Yani bu kadar yetenekli ve ismi olan güreşçilerin
böyle çok katılımcılı bir maç içerisinde yer almaları gerekiyordu.
Ben kemerin burada el değiştirebileceğini
düşünüyorum. Black ve Ricochet fazlasıyla push alıyorlar ki bu push’u ve
desteği hak ediyorlar. Bence burada kemeri alacaklardır. Ama her halükarda ben
harika bir maç izleyeceğimizi düşünüyorum.
Tahmin:
Ricochet & Aleister Black
No
Holds Barred Match
If Triple H loses, he must retire from in-ring competition
Triple H vs Batista
If Triple H loses, he must retire from in-ring competition
Triple H vs Batista
Üzerine hem çok şey söylenebilecek hem de çok
az şey söylenebilecek bir maçla karşı karşıyayız. Nereden başlasam bilemiyorum
doğrusu. Belki 2003 yılına dönüp, Evolution’a değinmek en doğrusu olabilir. 2003
ve 2005 arasında WWE içerisinde ciddi dominasyon sağlayan Evolution takımı;
Triple H, Randy Orton, Batista ve Ric Flair’dan oluşuyordu. Triple H ve Batista
takımın has elemanlarıyken, Ric Flair tecrübeyi, Randy Orton ise gençliği
temsil ediyordu. Özellikle 2003 Armageddon’da Triple H’in ana kemere uzanması,
Randy’nin IC kemerini kazanması ve Batista ile Flair’in takım olup takım
kemerlerini kazanmaları zannediyorum ki güreş tarihinde bir stable’ın yaptığı
en büyük dominasyondu. Ama sonrasında takım çeşitli ego savaşları yüzünden
dağılmıştı. 2005 yılının Royal Rumble’ını kazanan Batista, Raw tarihinin en
ikonik anlarından birine imza atmıştı. Süreç boyunca Triple H tarafından Royal
Rumble’ girmemesi yönünde baskı yese de maça girmiş ve de maçı kazanarak WM 21’de
bir ana kemer maçı yapmaya hak kazanmıştı. Nitekim Triple H, Batista’yı diğer
şampiyon The Rock ile maç yapmaya ikna etmek için uğraşıyordu. Batista ilk
olarak bundan etkilenmiş gibi görünüp Triple H’i onaylarcasına başparmağını
havaya kaldırdı. Ancak sonrasında yüzündeki gülümseme kayboldu ve parmağını onaylamama
anlamına gelecek şekilde başparmağının yönünü değiştirdi. Aslında bu hareket
2004 yılında Randy Orton’ı gruptan attıklarında Triple H’in, Batista’ya Randy’i
aşağıya indirmesini söylemesine yönelik bir göndermeydi. Nitekim WM 21’de her
iki isim karşı karşıya gelmiş, maçı kazanan Batista kemerin yeni sahibi
olmuştu. Sonrasında Vengeance 2005 PPV’inde
bir Hell in a Cell maçında karşılaşmışlardı ve Batista bir kez daha Triple H’i
yenip kemerini korumuştu.
Aralarındaki feudlardan sonra her iki isim de
ünlerine ün katarak gerçek bir WWE simgesi haline geldiler. Ancak şu bir gerçek
ki bu konuda Triple H, Batista’ya göre 1-2 tık üstün bir şekilde bu pozisyona
sahip. Çünkü gerek ring içi gerekse de ring dışı olarak neredeyse hiç kopmadan
WWE’ye hizmet etti. Batista ise 2010 yılında Cena ile girdiği feudu
kaybettikten sonra WWE’den ayrılmış ve Hollywood kariyerine yoğunlaşmaya karar
vermişti. Ayrıldığında acımasız bir heel görüntüsü çeken Batista bence son
derece kötü bir halde WWE’den ayrılmıştı.
Batista’nın ilk dönüşü 2014 yılındaydı. Royal
Rumble’a yakın bir süreç içerisinde WWE’ye geri dönen Batista, aynı yıl RR
maçına katılmış ve maçı da kazanmayı başarmıştı. Ama Batista WWE’den ayrılıp
return yaptığındaki zaman aralığında çok şey değişmişti. Daniel Bryan,
seyircilerin yeni favorisiydi. Herkes çılgınlar gibi Bryan’ın kemer almasını
istiyordu ve bu uğurda Batista haksız yere boo’lanıyordu. Belki de Batista da
buna kurban gitti. Kemeri WM’de tekrar kazanıp bir kez daha tepeye çıkacakken,
belki de planlar değişti ve Bryan’a muhteşem bir WM moment yaratılmasını kabul
etti. Ardından bir süre daha WWE’de olmaya devam etti ve Orton ve Triple H ile
ortak hareket ederek Evolution’ın yeniden kurulmasını sağladı. Ancak bir kez
daha dönemin modasına yenik düştü. Bu sefer de Shield fırtınasında ezildi.
Doğal olarak Evolution, 2003-2005 arasında yarattığı etkiyi bir kez daha
gerçekleştiremedi. Ardından 2 Haziran
2014’de, yani tam da 2010 yılında WWE’den ayrıldığı aynı günde, bir kez daha
WWE’den ayrıldı. Bir kez daha Hollywood’un yolunu tuttu. Bu süre zarfında ise
Triple H, WM’den WM’ye hikayeler içerisinde koşturdu, COO görevini sürdürmeye
devam etti
2018 yılında Smackdow’ın 1000.programı için
özel bir program düzenlendi. Geçmişte iz bırakmış birçok güreşçi Smackdown
içerisinde kendini gösterdi. Evolution takımı da bunun içerisindeydi. Yani
Batista bir kez daha 4 senenin ardından WWE’ye geri dönmüştü. İsimler sıra sıra
konuşma yaparlarken, Batista, Triple H’i övmeye başladı. Onun için her şeyi
başarmış bir adam ifadesini kullandı. Ancak sonrasında, “beni yenmek dışında”
diyerek göndermesini de yaptı. Bunun üzerine iki isim yüz yüze gelseler de tansiyon
fazla yükselmeden sonlandı. Ama hepimiz biliyorduk ki bu WM için önemli bir
sinyaldi.
25 Şubat 2019 tarihli Raw’da, Ric Flair’in
70.yaş günü için özel bir sekans hazırlandı. Gerçekten de böylesine efsane bir
ismin özel bir kutlamaya ihtiyacı vardı bence de. Flair’ın kariyerinde birçok
kez ortak paydada yer aldığı isimler sahneye çıkmış ve artık herkes Flair’ın
ringe gelmesini bekler hale gelmişti. Ancak Flair, arka alanda Batista
tarafından saldırıya uğramıştı. Triple H arka alana gidip Flair’a yardım
talebinde bulunmuştu. Sonrasında Batista birçok kez yaptığı konuşmada Triple H’e,
“bana istediğimi ver!” şeklinde bağırmaya başlamıştı. Triple H de ring içi
kariyerini ortaya koyduğunu kabul etmişti.
Diskalifiyenin olmadığı ve bir döneme damga
vurmuş iki büyük ismin maçı gerçekten heyecan verici olacağa benziyor. Batista’nın
WWE içerisinde bundan başka herhangi bir senaryoda yer alıp almayacağı
sanıyorum ki henüz belli değil. Triple H ise artık 50’li yaşlarına geldi. Hali
hazırda WM’den WM’ye güreşirken bunu devam ettirmek ister mi istemez mi onu da
bilemiyorum. Tahmini zor bir maç. Ama ben özellikle son dönemi kötü geçmiş
Batista’nın sırf Triple H’e yenilmek için WWE’ye döndüğünü düşünmüyorum. O
nedenle Batista’nın kazanacağını düşünüyorum.
Tahmin:
Batista
Singles
Match
Roman Reigns vs Drew McIntyre
Roman Reigns vs Drew McIntyre
2018 yılının en hüzünlü anlarından biri,
Roman Reigns’in lösemi hastalığının yeniden ortaya çıkmasıydı. Roman, Ekim
ayında hepimizi şok edecek konuşmasını yapmış ve kemerini de boşa çıkartarak,
zaruri bir şekilde güreş kariyerine ara verdiğini açıklamıştı. Ancak çok şükür
ki Roman lösemiye de spear çekerek hastalığında ilerleme kaydetmiş ve Şubat
ayında ringlere geri dönmüştü. İlk PPV maçında ise Shield’ı bir kez daha
toplayarak; Corbin, Lashley ve Drew karşısına çıkmıştı. Maçı da Shield
kazanmıştı.
Drew ise WM dönemine kadar birçok isimle
ufaklı tefekli feudlara girmişti. Cena, Angle, Strowman, Rollins, Ambrose,
Ziggler… Ancak bir türlü kendisine tam olarak bir şeyler kazandırabilecek bir
feuda dahil olamamıştı. Yani bu çok bariz ki, 2009 ve 2010 yıllarında “choosen
one” yani seçilmiş biri gimmick’i ile sahne aldığı yıllardaki amacına bu sene
ulaşacak. Yani ben sene bitmeden kendisinin bir kemer kazanacağını düşünüyorum.
Hem de bu kemerin bir ana kemer olacağı düşüncesindeyim. Yani kendisinin üst
seviyeler için hazırlandığı çok net görülüyor.
Ancak tüm bunlar Roman’ı yenmek için yeterli
olacağını sanmıyorum. Geri dönen Roman’ın elbette ki pozitif bir şekilde
ayrışması gerekiyor. O nedenle Roman’ın maçı kazanacağını düşünüyorum.
Tahmin:
Roman Reigns
Singles
Match for the WWE Universal Championship
Brock Lesnar (c) vs Seth Rollins
Brock Lesnar (c) vs Seth Rollins
Roman’ın hastalığı sonrası kemeri
bırakmasının ardından Corbin’in de yardımıyla kemeri geri kazanan Lesnar,
hepimizin tahmin ettiği gibi bu sene de kemerini WM’ye taşımayı başardı. Balor,
Joe, Roman, Strowman ile bu süreç içerisinde birçok kez feuda girmişti. Öyle ya
da böyle bir şekilde 2 senedir ana kemer sahibi diyebiliriz kendisine. Bu sefer
ise karşısında 2019 yılının Royal Rumble galibi Seth Rollins var.
Rollins de 2015 yılında sakatlandığından bu
yana ana kemere ulaşamamış durumda. Yani 2016 yılında Money in the Bank’de
Roman’ı yenip ancak dakikalar sonra Ambrose’dan cash in yemesini saymazsak,
uzun bir süredir ana kemer mücadelelerinin dışarısında yer alıyor. Royal Rumble’a
kazanmasına da zaten bu nedenle fazlasıyla sevinmiştim. Ancak karşısında kolay
kaybetmeyecek bir isim var. Gerçi Lesnar’ın WWE içerisindeki durumu da elbette
seyirciler tarafından da hoş karşılanmıyor. Ama bu kadar WM moment’lık bir
ortam varken Seth için sıranın gelmeyeceğini düşünüyorum. Bence Lesnar kemerini
koruyup sonrasında da Roman ile feuda girecektir.
Tahmin:
Brock Lesnar
Singles
Match for the WWE Championship
Daniel Bryan(c) vs Kofi Kingston
Daniel Bryan(c) vs Kofi Kingston
Bu sene hazırlanan en büyük WM moment olmaya
aday senaryo bu maç ile alakalıydı. Heel turn gerçekleştirip kemeri Styles’dan
aldıktan sonra bir süre ona karşı korumayı başaran Styles, en son Elimination
Chamber maçında kemerini bir kez daha korumayı başarmıştı. Ancak maç içerisine
Ali’nin sakatlığı nedeniyle son anda katılan Kofi, taraflı tarafsız gösterdiği
mücadele ile herkesin gönlünde taht kurmuş ve birçok ismi eleyerek Bryan ile
finale kalmıştı. Ama Kofi ne yaptıysa, ne kadar büyük bir mücadele gösterse de
kemeri Bryan’dan almayı başaramamıştı.
Sonrasında Kofi seyirciden büyük bir destek
almıştı. Zaten 10 yılı aşkın bir süredir WWE içerisinde olan Kofi her zaman
önemli bir isim olmuş ama mid-carder bir isim olmanın ötesine gidememişti. 2009
yılında Randy ile girip kazandığı feud haricinde de çok fazla tepeye çıktığı
olmamıştı. Tüm bunların etkisiyle herkes Kofi’nin bir şansı hak ettiğini düşünmüştü.
Ancak son dönemlerde baya bir kötü polisi oynayan, Raw-SD demeden birçok kez
şov içerisinde yer alan Vince McMahon bunun tersini düşünüyordu. Bu nedenle
Fastlane’de Kofi’ye bir şans vermemiş, Kofi yerine sakatlıktan dönen Kevin
Owens’i #1 contender olarak ilan etmişti. Bryan kemerini korurken, Kofi ise The
Bar’a karşı handikap maçına çıkmış ve yenilmişti.
Sonraki süreç ise tam anlamıyla bir Kofi
destanı şeklinde geçmişti. Kofi ilk olarak bir gauntlet maçında Joe, Randy,
Rowan gibi isimleri yenerek bu maçı hak ettiğini kanıtlamıştı. Ancak McMahon
bitkin haldeki Kofi’nin karşısına bir de Bryan’ı çıkartmış ve Bryan maçı
kazanarak Kofi’nin umutlarını yıkmıştı. Bunun ardından Vince ertesi hafta eğer
Kofi, New Day’den ayrılmayı kabul ederse ona bir ana kemer maçı yapma hakkı vereceğini
söyledi. Ancak Kofi bunu reddedince de, bu sefer New Day’in gauntlet maçında
galip gelmesi şartını koşmuştu. Xavier ve Big E ikilisi arkadaşları Kofi için
her şeyi yapmış ve son olarak Rowan ve Bryan’ı yenerek Kofi’nin bu maça
çıkmasını sağlamışlardı.
Kofi artık her şeyiyle bir ana kemeri hak
ediyor bence. O yüzden Kofi diyeceğim.
Tahmin:
Kofi Kingston
Winner
takes all triple threat match for the WWE Raw Women's Championship and the WWE
SmackDown Women's Championship
Ronda Rousey(Raw) vs Charlotte Flair(Smackdown) vs Becky Lynch
Ronda Rousey(Raw) vs Charlotte Flair(Smackdown) vs Becky Lynch
Gecenin main eventi ise bir kadınlar maçı..
Evet bir kadınlar maçı. Zannediyorum ki kadın güreşinin geldiği son nokta: yani
tepe noktası. WM’de main evente çıkmak her güreşçinin hayalidir elbette. Ama
bundan seneler önce bir kadın güreşçiyseniz bu durum sizin için oldukça
imkansız bir durumdu. Ama teker teker, basamakları birer birer çıkarak kadın
güreşi buralara kadar geldi. Gayet güzel bir altyapı ile bizlere muhteşem bir
maç sunacaklarından hiçbir şüphem bulunmuyor.
Filmi biraz başa sararsak, zannediyorum ki
her şey Survivor Series ile başlamıştı. Kasım ayında gerçekleşen Survivor
Series için Raw şampiyonu Ronda ile Smackdown şampiyonu Becky, Survivor Series’in
SD vs Raw temasına uygun olarak maça çıkacaklardı. Summerslam’de geçirdiği heel
turn ile seyircilerin favorisi olan Becky, çok geçmeden Charlotte’dan kemeri
almayı başarmıştı. Ancak Raw’ı basan Smackdown ekibinin başında olan Becky, Nia’dan
yediği yumruktan dolayı maça çıkamaz hale gelince yerine Charlotte çıkmıştı.
Charlotte, Ronda’ya karşı direnmiş ve elinden geleni yapmıştı. Ancak hikaye
gereği kazanamayacağını veya belki de gücünün yetmeyeceğini anlayarak delirmiş
ve eline kendo stick alarak Ronda’yı değim yerindeyse mahvetmişti. Elbette ki
bu an, iki isim arasına bir feudun başlayacağına bir işaretti. İki isim farklı
brandlerde olsalar dahi..
Bir sonraki ay ringlere geri dönen Becky, TLC’de
kemerini Asuka ve Charlotte’a karşı korumaya çalıştı. Maçın sonlarına doğru
Charlotte ve Becky aynı anda merdivene çıkıp kemere ulaşmaya çalışırken Ronda
geldi ve her ikisini de merdivenden iterek ikisinin de kemeri kazanamamasına
vesile oldu. Böylece Asuka, Smackdown kadınlar kemerinin yeni sahibi oldu.
Bir sonraki ay kadınlar Royal Rumble maçında
ise Charlotte ve Becky ikilsi adeta damga vurmayı başardılar. Becky aslında o
gece Asuka’dan kemeri almaya çalışmış ancak başarılı olamamıştı. Sonrasında Royal
Rumble maçına girerek, sakat ayağı ile sonda Charlotte’ı eleyip Royal Rumble’ı
kazanmayı başarmıştı. Ertesi gün ise sakat bir dize sahip olmasına rağmen Ronda
ile WM’den maç yapmak istediğini açıklamıştı. Becky sürekli tedavi olmakta
diretip dizini daha kötü hale getirince ise Stephanie McMahon tarafından
cezalandırılmıştı. Vince McMahon işi
daha da ileriye götürerek Becky’i 60 günlüğüne cezalandırmış ve WM için yerine
Charlotte Flair’i seçmişti. Lynch sürekli olarak bir şekilde şovlara girip
kendi hakkını aramaya çalışmıştı. Tabi bu süre zarfında gerçekten de şovları
taşıyan bir isim haline gelmiş ve seyirciyi de yanına daha fazla çekmişti.
Fastlane’e geldiğimizde ise Ronda kemerini
korurken, Becky ise sakat dizine rağmen Charlotte’ı yenmeyi başarmıştı. Tabi
bunda maça karışıp, Becky’e saldıran ve DQ olarak maçı kazanmasını sağlayan
Ronda’nın da etkisi büyüktü. Zaten Stephanie’ye karşı gelip Becky’nin maça
eklenmesi gerektiğini söyleyen de kendisiydi. Ancak var olan güçlü görüntüsü ve
maçları tahmin edilebilir hale getirmesi nedeniyle seyirciler tarafından
sevilmemeye başlamıştı. WWE bu sefer Roman’da düştüğü hataya düşmemiş ve doğru
bir zamanda Ronda’ya bir heel turn yaptırmıştı. Ronda bence biraz başarısız bir
aktörlük sergilese de yine de durumu idare etmişti. Her ne kadar WM’den sonra
ayrılacağı konuşulsa da kadın güreşine kısa sürede önemli katkı sağladığını
düşünüyorum. Zira bence kendisi olmasa şu an bu maçın main event olacağını
düşünmek imkansız olurdu.
Son olarak 2 hafta önce Asuka’dan kemeri alan
Charlotte bu maça kemeriyle gelme hakkı kazanmıştı. Böylece kazananın her şeyi
alacağı bir maç haline geldi. Yani maçı kazanan hem Smackdown’ın hem de Raw’ın
kadınlar şampiyonu olacak.
Becky bu maç için herkesin olduğu gibi benim de
favorim konumunda.
Tahmin:
Becky Lynch
--
Yine
bir WM döneminde geç kalmış bir yazı yazmış bulunmaktayım.
Herkese
iyi seyirler…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder