ARA

28 Ocak 2023 Cumartesi

Royal Rumbe 2023 Preview'i - Tahminleri - Şov Öncesi Analizleri

 




WWE ROYAL RUMBE 2023 – 28 Ocak 2023 Cumartesi
San Antonio, Texas – Alamodome

Kasım ayında yapılan Survivor Series’in ardından girmiş olduğumuz iki aylık koca bir aranın nihayet sonuna gelmiş durumdayız. Aralık ayını boş geçtikten sonra yeni yılla birlikte Royal Rumble heyecanı da hepimizi sarmaya başladı. Şov konsepti itibariyle içerisinde barındırmış olduğu gizemi de katarsak, benim kişisel olarak izlemekten en keyif aldığım şov olduğunu söyleyebilirim. Bu konuda da yalnız olmadığımı düşünüyorum. Tüm bunların yanında bu şovun ilgisini daha da arttıran unsurlardan bir tanesi de Road to Wrestlemania dönemine resmen girmiş olmamız. Bundan sonrasında artık her şovda veya her olayda, Wrestlemania senaryolarını etkileyecek olaylarla karşılaşmamız çok mümkün.

Match Card’ı incelediğimizde iki tane dev Royal Rumble maçının olduğunu görmekteyiz. Özellikle işin erkekler kısmında uzun bir aranın ardından tek kemere düşülmesi sebebiyle direkt olarak ana kemer sahibinin Wrestlemania rakibini öğreniyor olacağız. Ana kemer sahibi derken 2.5 yıldır şampiyonluğunu sürdüren Roman da bu şovda kemerini Kevin Owens’a karşı koruyacak. Öte yandan Ekim ayında WWE dönüşünü gerçekleştiren Bray Wyatt ise nihayetinde ring içi aksiyona giriyor olacak. Hem de çok enteresan bir maç türü içerisinde görmüş olacağız kendisini.

2019’dan sonra izleyeceğim ilk Royal Rumble şovunu değerlendirmeye başlayalım.

 



Women’s Royal Rumble Match
30-Woman Royal Rumble Match for a Women's Championship Match at WrestleMania 39

Gecenin muhtemel ilk maçını kadınlar Royal Rumble maçıyla açıyor olacağız. Bu noktada 30 kadının yarışacağı maçta kazanan seçeceği kadınlar kemeri için Wrestlemania’da maça çıkıyor olacak. Kadınlarda her iki brand’in ayrı kemerleri ve şampiyonları olduğu için ihtimalleri de buna göre değerlendirmek gerekiyor diye düşünüyorum. Hem Smackdown’da hem de Raw’da veya kazananın tercihine göre çapraz olacak şekilde senaryolar oluşabilir. Bu anlamda kazanma olasılıkları olan kişileri tek tek değerlendirmekte fayda var.

Asuka: Royal Rumble dönemine kadar 2022 yılının yarısını Alexa’yla beraber Bianca’nın yanında geçiren Asuka, Alexa’nın heel turn’üyle bir nevi yalnız yoluna devam etmeye başladı. Bu süre zarfında feud’suz kaldı. Açıkçası eski gücünden ve etkisinden uzak olan Asuka’nın bir WM senaryosu içerisinde çoğul bir maç türü olmadıkça yer almasını beklemiyorum.

Rhea Ripley: Judgment Day’in 2022 yılında WWE bünyesinde senaryolarda yer almasıyla, Ripley de ekranlarda sık sık görünmüştü. Ancak bu çerçevede biraz potansiyelinin altında bir rolde yer aldığını düşünüyorum. Yani cüsse ve karizma olarak WWE içerisindeki birçok kadın güreşçiden ön planda olan Ripley, Judgment Day çerçevesinde daha çok kadınlığını kullanıp erkeklerin ona vuramamasının avantajıyla stable’ı içerisindeki diğer erkeklere avantaj sağladı. Ripley gerçekten sahip olduğu gimmick’iyle dominant bir şampiyon olabilecek potansiyele sahip bir isim. Judgment Day’in Uso’lar mağlubiyeti sonrasında bir yol ayrımına gidileceğini tahmin ediyorum. Zaten heel bir stable’ın 2.5 senedir tüm kulvarlarda domine ettiği bir ortamda yine heel bir stable’ın senaryo sürdürmesinin çok mantıklı olduğunu düşünmüyorum. Bu süre zarfında birçok farklı hikaye içerisine dahil oldular ve çıkabilecekleri en büyük yer olan takım kemerleri maçı fırsatını da elde ettiler. Kaybettikleri maç sonrasında ve Balor’ın da bu sakatlığında nitelikli senaryolar içerisinde yer almalarını çok beklemiyorum. Doğal olarak bundan sonrasının devamlılık açısından mantıklı olduğunu düşünmüyorum. Eğer WM döneminde böyle bir olay yaşanırsa da Ripley’in önü açılabilir diye tahmin ediyorum. Dolayısıyla bu maç için ön plana çıkarabileceğim isimlerden bir tanesi Ripley olacak.

Bayley: Ağustos ayındaki return’ünün ardından Bianca’yla uzun bir kemer feuduna girmiş ancak yaptıkları maçların hepsinden yenik ayrılmıştı. Tekrardan ana kemer mücadelesine girmesini beklemiyorum, bu sebeple biraz etki yaratıp Becky tarafından elenecektir diye düşünüyorum.

Becky Lynch: Raw’daki kadınlar division’ının ışıl ışıl parladığı bir ortamda uzun bir süre Bianca’yla feuda giren Becky’nin, Smackdown’a geçerek Ronda Rousey ile kemer feuduna girebileceğini düşünüyordum. Hatta bu doğrultuda ya kendisinin ya da Charlotte’ın Royal Rumble’ı kazanarak brand değişikliklerine gidebileceklerini düşünmekteydim. Hatta Becky’nin bir süredir ortada olmaması sebebiyle de Royal Rumble’da bir return yapabileceğini düşünmüştüm. Fakat Survivor Series sonrasında ringlere geri dönen Becky, face bir karakter olarak Bayley’le feuda girmişti. Charlotte’ın da yine bu süre zarfında geri dönmesiyle benim bütün bu düşüncelerim suya düşmüş oldu. Bu noktada 2019 Royal Rumble kazananı Becky’nin WM senaryolarına nasıl dahil olacağı da muamma olarak karşımızda durmaya devam ediyor. En azından Raw için tekrardan bir kemer feuduna girmesi Bianca halen potadayken şu aşamada mantıksız gibi duruyor. Bu maçı kazanıp Smackdown kemerini seçip Charlotte’ın karşısına çıkma ihtimalini düşündüğümüzde de orada Ronda’nın olması da yine parçaları eksik bıraktırıyor. Tüm bu sebeplerle Becky’nin sonlara muhakkak kalabileceğini ancak maçı kazanamayacağını düşünüyorum. Tabi yine de işin ucunda Becky olunca buna kesin bir çizgiye de koymak istemiyorum. Belki Charlotte ve Ronda ekseninde üçlü oluşturulabilecek bir senaryo içerisine de dahil olabilir. Bu ihtimali de göz önünde bulundurursak her ne kadar olumsuz düşüncelerim baskın olsa da Ripley’den sonra Becky’i ön plana çıkartacağım.

Ronda Rousey: Geçtiğimiz yılın Royal Rumble galibi Ronda, zayıf Smackdown kadrosunda kemerini korurken Charlotte’ın return’üyle baskın bir maç sonucunda kemerini kaybetmişti. Charlotte’la kemer feuduna devam ettiği ve de geçtiğimiz senenin kazananı olduğu bu ortamda maça dahil olsa bile kazanma ihtimalini oldukça düşük değerlendirmek gerekir diye düşünüyorum.

Liv Morgan: Bu senenin sürpriz şampiyonlarından biri olan Liv Morgan, bence olması gerektiğinden bile fazla kemer sahibi oldu. Bir süredir gimmick değişikliğiyle daha ciddi bir karaktere bürünse de kısa ve orta vadede ciddi bir kemer senaryosu içerisine girmesini beklemiyorum.

Tüm bu ihtimaller değerlendirildiğinde açıkçası ben Ripley’i bir adım önde görüyorum. Ancak onu da kemer mücadeleleri çerçevesinde bir sinyal yakan tarafı olmaması sebebiyle de çok ciddi ön plana çıkaramıyorum. Öte yandan dediğim gibi ben Aralık ayına kadar Becky veya Charlotte’ı ön plana çıkarıyordum fakat senaryolar bambaşka bir şekilde ilerlemiş oldu. Ek olarak Sasha Banks da WWE’den ayrılınca elde çok da fazla bir aday kalmamış oldu. Bu da akıllara return yapabilecek isimleri getiriyor fakat RTW döneminde nasıl bir return böylesine senaryoları kaldırabilir? Bundan da pek emin değilim. Bu sebeple Ripley’in Royal Rumble’ı kazanarak WM dönemine kadarki bu 2-3 aylık dönemde üst seviye için hazır hale getirilecek olaylar dizisinin yaşanmasını bekliyorum.

Tahmin: Rhea Ripley

 

 


Mountain Dew Pitch Black Match
Bray Wyatt vs LA Knight

Ekim ayında Extreme Rules’ta WWE’ye geri dönüş yapan Bray Wyatt, dönüşünden 3.5 ay sonrasında bir maça çıkıyor. Bu 3.5 aylık süre içerisinde Wyatt’ın hikayesinin oldukça uzun işlendiğini gördük. Bana ve de birçoklarına göre bu iş biraz uzasa da zaten 2 aylık bir PPV yokluğunda Wyatt’ın maç return’ünün ertelenmesini de anlayışla karşılayabiliyorum. Bununla beraber bu dönemde birçok gizem de beraberinde geldi. Başta Wyatt’ı bir akıl hastası olarak düşünmüştük, birçok kez geçmişte yaptıklarından pişmanlık duyan çift kişilikli bir karakter gibi karşımıza çıkmıştı. Ne Eater of Worlds ne de Fiend’e benzer bir hali vardı. Hatta ben kendisini bir tık Badass Undertaker gibi daha gerçekçi bir karakterle izleyebileceğimizi düşünmüştüm.

Doğa üstü şeyler bir yana aslında tüm bunları yapması için kendisini yönlendiren bir isim olduğunu öğrendik; Uncle Howdy. 14 Ekim tarihli Smackdown’da promo keserken ekranlarda değişik bir maskeye sahip bir ismin kendisine seslendiğini görmüştük. Sonrasında aynı kişi birkaç defa daha Wyatt’ı bölerek Wyatt’ın hikayesi içerisinde önemli bir isim olabileceğini bizlere göstermişti. 11 Kasım tarihli Smackdown’daysa LA Knight arkada röportaj verirken yanına Wyatt gelmiş ve muhabirin dikkati bozulunca da Knight buna sinirlenmişti. Ardından ikili tartışırken Wyatt kendisine kafa atarak onu yere sermişti. Daha sonrasında yine benzer bir röportaj olayı yaşanmış ve bu sefer kameralar başka bir yeri çekerken Kinght’ı yine yerde görmüştük. Herkes Wyatt’ın yine gizemli davranarak Knight’la uğraştığını düşünürken, Wyatt bu ikinci olaydan sorumlu olmadığını söylemişti. Wyatt geçmişinden kaçmaya çalışırken bu tarz şeyler yapmayacağını da belirtmişti. Zira daha sonrasında da Knight’ın kaçırıldığını ve bağlı olarak tutulduğunu da görmüştük.

Tüm bu olayların arkasındaki isim, Uncle Howdy’den başkası değildi. 16 Aralık tarihli Smackdown’da Howdy nihayet kendisini göstermiş ve Wyatt’a saldırarak bir nevi tarafını belli etmişti. 30 Aralık tarihinde de bu ikili aralarındaki sorunu çözebilmek için Royal Rumble’da maça çıkma noktasında anlaşmışlardı. Aynı gece Howdy bir kez daha kendisini göstererek ringe gelmiş ve bu esnada Wyatt’ Sister Abigail çektiğini görmüştük. 20 Ocak Smackdown’daysa Firefly Fun House’un return’ünü görmüştük. Raw’ın 30.yılına son Raw’daysa Underataker gelmiş ve Wyatt’ın L.A Knight’a Sister Abigail çekmesine yardımcı olmuştu. Tüm bu olaylar devam ederken bir yandan da Howdy’nin Raw’da da boş durmadığını ve Alexa’yla da uğraştığını izledik ki biraz altta buna da değineceğim. Şu anda daha çok Wyatt’ın aleyhine Alexa’nın lehine davranıyor gibi görünse de tahmin edilebilirliği oldukça zor bir karakter. Zira önce Wyatt’ı Knight’a karşı korurken sonrasında da kendisine Sister Abigail çekmişti. Ama bir yandan da Kingh’a zarar verecek şeyler de yapıyor. O maskenin altında da zaten kimin olduğuna dair net bir bilgi henüz düşmedi ancak Wyatt’ın gerçek hayattaki kardeşi ve eski WWE güreşçisi Bo Dallas’ın olması oldukça muhtemel gözüküyor. Bununla birlikte Wyatt’ın çift kişilikli bir karakter yansımasının da olduğundan söz etmiştim. Bu ismin Bray Wyatt olması da yine teoriler arasında yer alıyor. Hatta 1 ay önce Noel döneminde Smackdown showu sonrasında kameramana saldırmasıyla yine kendini kontrol edemediğini görmüştük. Dolayısıyla o sakin karakterinin altında yatan geçmişiyle ilintili kişiliğinden kaçamayabiliyor. Zaten 13 Ocak Smackdown’da Uncle Howdy’nin kendisi olduğunu açıkladı. Ancak tabi Howdy cüsse olarak farklı birisi ama Wyatt ruhen kendisi olduğunu açıklayarak promosunu da Eater of Worlds gimmickin’deki catchphrase’iyle bitirdi; RUN!. Zaten sonrasındaki haftada da Firefly Fun House’u görmüştük. Böylelikle birkaç ayda 3 farklı Bray Wyatt ile karşı karşıya geldik. Bir de Howdy eklendi üstüne. Alexa da var. Bu sebeple bu iş nasıl bağlanacağı oldukça merak konusu olmaya başladı.

Maç türüne geçersek başta Pitch Black maçı olarak duyurulduğunu sonrasında da sponsor ismiyle isminin Mountain Dew Pitch Black Match olduğunu gördük. Maçın tam olarak nasıl geçeceğine dair kimsenin bir bilgisi bulunmuyor çünkü daha öncesinde örneğini görmüş olduğumuz bir şey değil. Muhtemelen DQ’nun olmadığı bir sokak dövüşünü andıran bir maç gibi geçecek. Tuş veya pes etmenin maçı kazanmak için klasik yol olduğu belirtilse de karanlık bir ortamda geçeceği oldukça muhtemel gözüküyor. Bu da işin sinematik boyutunun arttırılabileceğini veya ring dışında bir yerde bir film edasıyla bir şeyler izleyebileceğimizi de düşündürtüyor bana. Kişisel olarak böyle maçları çok ilgi çekici bulmasam da biraz farklılık da fena olmayabilir.

WM 37 sonrasındaki ilk maçına çıkacak olan Wyatt’ın maçı kazanacağını düşünüyorum fakat bunun nasıl olacağını veya Howdy’nin bir etkisinin olup olmayacağını oldukça merak ediyorum. Wyatt’ın görünürde feudu Knight olsa da muhtemelen burada odağı Wyatt vs Howdy’e çekebilmek için kalibre açısında düşük profilli bir isim tercih edildi. Bu noktada Wyatt’ın WM yolunun da Howdy’nin dışından bir yerden geçmeyeceği de aşikar. İlk dönüş maçında Wyatt bence kaybetmeyecektir diye tahmin ediyorum.

Tahmin: Bray Wyatt

 


Singles Match for the WWE Raw Women’s Championship
Bianca Belair(c) vs Alexa Bliss

2022’ye damgasını vuran isimlerden bir tanesi hiç şüphesiz Bianca Belair’dı. Wrestlemania’da Becky’i yenerek bir önceki WM’de olanları unutturan ve kemeri de kazanan Bianca, o tarihten bu yana da title reign’ini sürdürüyor. Kemerini kazandıktan sonra Summerslam’e kadar Becky’yle feuda girmiş, Summerslam’deki son maçlarının ardından da return yapan Bayley’le yılın sonuna kadar feuduna devam etmişti. Kısacası bu 8-9 aylık dönemde iki önemli isme karşı muazzam maçlar çıkartarak kemeriyle beraber 2023 yılına girmeyi başarmıştı. Özellikle Bayley, Summerslam’de return gerçekleştirirken yanında Dakota Kai ve Iyo Sky’ı da getirmişti. Bu ikili birçok kez Bayley’in yanında yer alarak ona avantaj sağlayabilmiş ancak tüm bunlara rağmen Bianca her seferinde kemerini korumayı başarmıştı. Kendisine bu süre zarfında Asuka ve Alexa En sonunda Kasım ayında Survivor Series’te yapılan War Games maçını kazanan face takım bu feudu nihaleştirmişti.

Bray Wyatt’ın WWE’ye dönüşünün konuşulduğu -White Rabbit olaylarının döndüğü- dönemde Alexa’nın da birkaç kez bu duruma maruz kaldığını görmüştük. Face bir şekilde Raw’daki kadınlar kemer mücadelesi içerisinde bir nevi yan rolde mücadelesine devam ederken Wyatt’ın dönüş sinyallerini aldığımızda birkaç kez Alexa’nın da bundan etkilendiğini görmüştük. Bilmeyenler veya hatırlayamayanlar için parantez açmak gerekirse, Wyatt’ın 2019’daki gimmick değişikliğinin etkisiyle Fiend karakterine bürünmüş ve bu noktada 2020 yılında yanına bir destekçi bulmuştu. Yaklaşık 2 sene bu ikili beraber birçok hikaye içerisinde yer alarak birbirlerini çok iyi tamamlamışlardı. WM 37’de yani Bray Wyatt’ın son maçında Wyatt’a ihanet ederek Orton’ın kazanmasına vesile olan Alexa, bu olaya istinaden Wyatt’la olan birlikteliğini sonlandırmıştı.

Bu ikilinin önemli bir geçmişi olduğu düşünülünce, Wyatt’ın dönüşünün Alexa’yı da etkilemesi de doğal bir durum. Wyatt’ın dönüşüne dair ipuçlarını bir bir alırken Alexa sekanslarında da bazı ipuçları karşımıza çıkmaktaydı. Wyatt döndükten sonraki ilk arka alan segmentinde röportaj verirken birden arkadaki televizyonun açılıp kapandığını görmüştük. Daha sonrasında ara ara Wyatt ve Howdy’e atfedilebilecek şekilde olaylar yaşayan Alexa, en sonunda 12 Aralık tarihli Raw’da Bayley’i yenerek kemer için #1 contender olmayı başardı. Bianca tüm bu Bayley’le olan feudunda kendisinin yanında duran arkadaşı Alexa’yı tebrik edip ona sarılırken birden TitanTron’da Wyatt’ın logosunu görmüştük. Alexa da hemen bunun etkisiyle Bianca’yı Sister Abigail pozisyonuna sokmuş ancak hareketi tamamlamadan kendisine gelmişti. Anlık bir zihin kayması yaşayan Alexa, kemer mücadelesi içerisine girerken bir yandan da Wyatt ve Howdy’nin yaşadıklarına dahil olmaya başlamıştı. Ertesi yine Bianca ve Alexa maç için arka alanda röportaj verirlerken bir kez daha Wyatt’ın logosu ekranlarda gözükmüş ve Alexa bir kez daha bilinç dışı davranarak Belair’in kafasına saksıyla vurmuştu. 2 Ocak tarihli Raw’daysa bu ikili kemer için maça çıkmışlar ve maç içerisinde de yine TitanTron’dan Alexa’nın bilincini etkileyebilecek görüntüler görmüştük. Keza seyirciler arasında da Howdy maskesi takan birisi vardı. Tüm bunların etkisiyle yine bilincini kaybeden Bliss, önce hakeme sonrasında da yerdeki Bianca’ya saldırarak maçı kaybetmişti. Sonrasında da Bianca’ya çelik merdivenlerin üzerinde DDT çekerek bir nevi heel turn’ünü resmileştirmişti. 16 Ocak tarihli Raw’da Bianca kendisine bir kez daha meydan okumuş ve Royal Rumble için de bu maç duyurulmuştu. Aynı gece Bianca tam Alexa’ya karşı üstün gelecekken Uncle Howdy bu sefer canlı bir biçimde karşısına çıkmış ve Bianca’nın dikkatini dağıtarak Alexa’nın üstün gelmesini sağlamıştı.

Uncle Howdy’nin hem Bray Wyatt hem de Alexa üzerindeki etkilerini kestirebilmek gerçekten çok mümkün değil. Biraz üstte de bahsettiğim gibi şu anda daha çok Wyatt’ın aleyhine işler yapıyor gibi görünüyor. En azından ona Sister Abigail çektiğini gördük. Buradaysa Alexa’nın kemer maçını bozsa da sonrasında kendisini kurtardığını gördük. Bu kadar tahmin edilemeyen bir karakter olması sebebiyle bu maça da nasıl bir etkisi olacak kestirebilmek çok zor. Bianca tüm bu süre zarfında gerçekten müthiş bir title reign yaptı. Doğrusu ben WM’ye kadar kemerle gidebileceğini düşünenlerdendim. WM’ye doğru giderken kadınlar Royal Rumble maçının kazananın da hangi brand’e gideceği meçhul. WM’de her halükarda Wyatt vs Howdy göreceğimizi düşünürsek Alexa’nın WM’ye kemersiz gidip kemer feudunun dışında yer almasına daha muhtemel görüyorum. Bu maçı da Howdy’nin etkisiyle kaybedebilir. Yani Howdy belki bu kez Wyatt’a yardım ederken Alexa’nın kaybetmesini sağlayabilir. Ama tabi tam tersinin olmasını da çok düşük bir ihtimal olarak görmüyorum. Wyatt tarafında her ne kadar bu konuyu uzatsalar desem de genel bir bakış açısıyla değerlendirdiğimde bu tahmini güç olayların izlenebilirliği arttırdığını düşünüyorum. Umarım bunun bağlayıcılığını da mantıklı hareketler içerisinde yaparlar.

Tahmin: Bianca Belair

 



Singles Match for the Undisputed WWE Universal Championship
Roman Reigns (c) w/Paul Heyman vs Kevin Owens

Roman Reigns’in Royal Rumble rakibinin daha öncesinde Bobby Lashley olabileceğinden bahsetmiştim; yani en azından benim beklentim bu yöndeydi. Hem Lashley önemli bir main eventti hem de Roman için WM yolunda güç kazanabileceği bir rakipti. Ek olarak sahip olduğu 2.5 yıllık reigninde bir önemli ismi daha elemine etmiş olacaktı. Ancak şu anda Roman Royal Rumble’daki maçlıylaa beraber kemerini korumak için ikinci tura başladığını düşündürse de biraz maça dair konuşmanın önemli olabileceğini düşünüyorum. Zira Sami Zayn ekseninde aylardır farklı bir yöne evirilen Bloodline senaryosunun en önemli sac ayaklarından birini de Kevin Owens oluşturuyor.

Hatırlarsanız en son Survivor Series’te gerçekleşen War Games maçına kadar Sami Zayn, Bloodline içerisinde kendisini kabul ettirmeye çalışan ve bu uğurda Jey Uso’ya takılan bir isimdi. Jey Uso, Sami’nin aile dışından olması ve şu sıralar feudda oldukları Kevin Owens’la olan geçmişi sebebiyle hep bir güven sorunu içerisindeydi. Zaten olaylar öyle bir işlenmişti ki eminim ki ben dahil birçok kişi Survivor Series’in main event’inde bir Sami Zayn kazığı bekliyordu. Velhasıl hiç de beklendiği gibi olmadı, hatta tam da tersi oldu. Maç içerisinde Jey Uso birçok kez Sami’yi dışlarken maçın en sonunda Roman’ı pinlemek üzere olan Owens’ın anını mahveden Sami, tam hakem elini üçüncü kez ringe çarpacakken hakemin kolundan tutmayı başararak pin’i bozdu. Ardından Owens’e low blow ve finisher çekerek Jey Uso’nun maçı takımına kazandırmasını sağladı. Muazzam geçen bu maç sonunun ardından Sami, Bloodline’in artık hem daha güçlü hem de hiç olmadığı kadar birlik içerisinde olmasını sağladı. Maçtan sonra herkes Sami’yi kabullendi. Özellikle Sami’ye en başından beri çıkan Jey, Sami’yi en çok kabullenen isim oldu.

Survivor Series sonrasında 28 Kasım tarihli Raw’da Bloodline her zamankinden güçlü dururken promo’yu kesen Kevin Owens, Sami’nin kendisine yapmış olduğu ihaneti onun yüzüne vurdu. Ek olarak da kendisine onların kanından olmadığını da hatırlattı. Bu atışmada kendisini öne atan Jey, Sami’yi sahiplendi. Aynı gecenin main eventinde Kevin Owens, Jey Uso’yu yenmeyi başardı. Bu esnada Sami’nin tuşu bozmaması dikkat çekti. 2 Aralık Smackdown’daysa War Games’in face ekibinden Sheamus’la maça çıkan Sami, Jey Uso’nun desteğiyle kendisini yenmeyi başardı. 5 Aralık Raw’da Bloodline Elias’ı yok edince takım arkadaşı Riddle, yanına Owens’ı alarak Uso’lara karşı takım kemerleri için maça çıktılar ancak Uso’lar maçı kazanmayı başardılar. Zaten maça Sami ve Sikoa’nın da etkileri olmuştu. Maçtan sonra Sikoa da kendinden geçerek Umaga benzeri hareketler yaparak Riddle’ı mahvetti. Zaten Sikoa’nın son dönemde bir karakter değişimi olduğunu görüyoruz. İyice acımasız bir karaktere bürünmüş durumda. 9 Aralık Smacdown’daysa Uso’lar bu sefer de takım kemerlerini Sheamus ve Butch ikilisine karşı korumayı başardılar. Butch maçta pinlenen isim olurken pini bozmaya gelen Sheamus’u tutan isimse Sami Zayn oldu. 12 Aralık Raw’da, Sikoa Elias’ı çok rahat yenerken maç sonrasında geçen hafta Riddle’a yaptıklarını Elias’ı da yapmak üzereyken onu kurtarmaya Kevin Owens geldi. Owens, Sikoa’ya stunner çekerken Sami de birden ringi terk etti. 16 Aralık Smackdown’daysa nihayet Tribal Chief Roman, Survivor Series sonrasında ekranların karşısına çıkarak Adam Pierce’dan Kevin Owens’a bir partner bulmasını, Sami’yle beraber olarak maça çıkmak istediğini söyledi. Ring içerisindeyse beşli yine meydan okurken TitanTron’da birden John Cena belirdi ve Owens’in yılın son Smackdown’ında yapılacak maçtaki takım arkadaşı olacağını açıkladı. Smackdown’a gelmeden 19 Aralık tarihli Raw’da Roman, Bloodline’ı Raw’ı göndererek bir mesaj vermelerini istedi. Bloodline da Raw’ı basarak Elias ve Mustafa Ali’ye saldırdı. Hatta daha da ileriye giderek Theory ve Seth arasındaki segment’i de bölerek Theory’nin kaçmasıyla tek kalan Seth’i harcadılar. Seth’in yardımınaysa tam da beklendiği gibi Kevin Owens geliyor ve ringi püskürtüyordu. Bunun üstüne K.O ve Rollins takım olarak Uso’lara karşı maça çıktılar. Ringin kenarındakileri Raw’dan desteklerle eşitleseler de Theory hakemin görmediği anda Rollins’e saldırarak durumu tekrar Bloodline lehine çevirdi. Ancak buna rağmen Kevin Owens maçı takımına kazandırmayı başardı. Maçtan sonra da Owens ve Sami’nin yüzleşmesiyle şovu kapattık. 23 Aralık Smacdown’da Sami müthiş bir promo keserek gaza geldi ve farkında olmadan Roman’a omuz atarak onun önüne geçerek konuşmaya devam etti. Gecenin ilerleyen sürecinde Uso’lar Hit Row’u yenmeyi başardılar.  30 Aralık Smackdown’daysa ring içi return’ünü gerçekleştiren ve bu sayede 20 sene üst üste WWE’de maça çıkmayı başaran Cena, Owens’ın takım arkadaşı olarak karşımıza çıktı. Cena’nın çok az ring içi aksiyona girdiği mücadeleyi Sami’nin pinlenmesiyle Owens takımına kazandırmayı başardı.

Hikayenin Survivor Series kısmından yıl sonuna kadar olan kısmına baktığımız zaman Bloodline’ın hiç olmadığı kadar güçlendiği izlenimine kapıldığımızı görmekteyiz. Ancak tüm bunların yanında Sami, Bloodline için birçok şey yaparken halen soru işareti yaratabilecek olayların da içinde yer aldığını görüyoruz. Öte yandan Kevin Owens ise tüm bu olaylar çerçevesinde Bloodline’a dur demeye çalışan bir isim olarak Raw ve Smackdown fark etmeksizin -ki farkındaysanız Bloodline Raw ve Smackdown demeden her şovun içerisinde yer alıyor ve bu sayede iki kemere sahip olmanın da hakkı verilmeye çalışılıyor- onların işlerini bozmaya uğraşıyor. Sheamus ve Brawling Brutes da zaten biraz arka planda kalsalar da yine de hikaye içerisinde yer almaya devam ediyorlar. Sami her ne kadar tam olarak şüphelerden kaçamasa da Survivor Series öncesi kendisine karşı olan Jey ise bu süreçte Sami’yi en çok kucaklayanlardan biri oluyor.

Yılın ilk dönemindeyse artık Royal Rumble hazırlıklarına girişildiğini görmeye başladık. 2 Ocak Raw’da Bloodline bir kez daha Raw’ı bastı. Bunun üstüne Adam Pearce Raw güreşçilerini ringe göndererek Bloodline’ın püskürtülmesini sağladı. Gecenin ilerleyen saatlerinde Sikoa, Elias’ı çok fena yenerek yine karakterini güçlendirmeye devam etti. Gecenin diğer maçında Street Profits ve Owens takım olarak Uso’lar Sami’nin karşısına çıktı. Maçı Bloodline kazanırken bu sefer maç sonrasında Drew ve Sheamus yardıma gelerek Bloodline’ı ringin dışına gönderdiler. 6 Ocak Smackdown’ıysa Roman önderliğinde Bloodline açtı. Roman, maçı kaybetmediğini ancak Sami’nin kaybettiğini söyledi. Ek olarak da Owens’a birçok aşağılayıcı şeyler söyledi. K.O promoyu kesti ve Royal Rumble’da kemer maçına çıkacaklarını duyurdu. Gecenin main eventinde Uso’lar bir kez daha hileyle bu kez Sheamus ve Drew ikilisine karşı kemerlerini korumayı başardılar. Maçtan sonra Viking Raiders, Sheamus ve Drew ikilisine saldırdı. 9 Ocak Raw’da Owens, Corbin’i yenerek momentum yakalamaya devam etti. Maçtan sonraysa Uso’lar 3’e 1 Owens’a saldırırken Owens bir şekilde eline sandalyeyi alarak onlardan kurtuldu. Sikoa’ysa bu sefer de Ziggler’ı yenmeyi başardı. Aynı gece Judgment Day yapılan turnuvada Street Profits’i yenerek Uso’ların Raw kemerleri için #1 contender olmayı başardı. 13 Ocak Smackdown’da Sheamus ve Drew, Uso’ların takım kemerleri için Adam Pearce’dan bir şans isterlerken Pearce da bunun için bir turnuva yapılacağını duyurdu. Aynı gece arka alanda röportaj sırasında Owens ve Sami ikilisi karşı karşıya geldiler. Owens bir kez daha Sami’ye kullanıldığını söylerken Sami’yse aile içerisinde olduğunu söyledi. Gecenin main eventinde Sami ve Owens aralarında maça çıkarken birden Uso’lar Sami tam maçı bitirecekken maça karışarak DQ’yla Sami’nin maça kaybetmesine vesile oldular. 16 Ocak Raw’da gecenin açılışını Bloodline ve Judgment Day yaparken segment sonunda birbirlerine girdiler. Sikoa’ysa Mustafa Ali’ye jobber muamelesi yaparak bir maçı daha rahatça kazanmayı başardı. Ancak maçtan sonra Owens Sikoa’ya stunner çekti. Uso’lar Sikoa’ya yardıma gelirken Owens bir kez daha sandalye yardımıyla onlardan kurtuldu. 20 Ocak tarihli Smackdown’da Drew ve Sheamus ikilisi Viking Raiders’ı yenerek SD Takımlar Kemeri için yapılan turnuvada ilerlemeyi başardılar. Gecenin sonunda yapılan kontrat imzalama segmentindeyse Owens birden ringi basarak herkese tek başına girişti. Tam Heyman’a da saldıracakken Sami ringe geldi ve Bloodline’ın da toparlamasıyla Owens ringi terk etti.

Royal Rumble’dan bir hafta önceki haftalık şovlara geçmeden önce iki aylık süreci bu kadar uzun anlatmışken bir değerlendirmede de bulunmak gerekir diye düşünüyorum. Bloodline hikayesinin özellikle bu son iki ayda, zaten var olan çok yönlülüğünün iyice geliştiğini görmekteyiz. En baş kişiden ilerlersek, Sami Zayn’in Bloodline’a girme mücadelesinin de etkisiyle Owens’la girilen feud’da Owens’ın son 1-2 ayda inanılmaz pushlandığını ve kendisine ihanet eden, kendisini dinlemeyen arkadaşı karşısında arkadaşının resmen taptığı Roman Reigns’in, 2.5 yıldır elinde tuttuğu kemere göz diktiğini görmekteyiz. Bu noktada K.O’nun aslında uzun bir süredir nitelikli bir hikaye içerisinde yer almadığını da hatırlamamız gerekiyor. Örneğin ben Roman’ın karşısına çıkmayan main eventer’ları düşündüğümde işin içerisine Sami girse dahi aklıma hiç K.O’yu getirmemiştim. Çünkü K.O, tam bir main eventer seviyesinde olan birisi değil, doğal olarak da aralarında olabilecek bir maçın tahmin edilebilirliğinin çok kolay olduğunu düşünmüştüm doğal olarak. Zaten 2020 sonunda bu ikili feuda girmişler ve TLC’de, 25 Aralık 2020 Smackdown’da ve Royal Rumble 2021’de yapılan maçların hepsini Roman kazanarak kemerini korumayı başarmıştı. Hali hazırda Roman’ın yendiği isimlerden birisi olması sebebiyle ancak altında gerçekten mükemmel bir hikayenin olması bu maçı izlenebilir kılacak bir unsurdu. Zaten Survivor Series’e gittiğimiz yolda bunun ekmeğini yemiş hatta bir de üzerine sürpriz bir son yemiştik. Bununla beraber feud bir kez daha bitiyor mu acaba diye düşünürken, biraz Sami’ye yönelik şüphelerin tam olarak giderilmediğini görmeye başladık. Aslında bunu WWE çok fazla gözümüze sokmayarak yapması ve ayrıntılara serpiştirmesi gerçekten muazzam bir olaydı. Hani böyle hafta hafta baktığınızda gözünüzden kaçabilecek şeyler olabiliyor ancak benim gibi böyle bir derlemeli şekilde değerlendirme yaptığınızda Sami’nin hakikaten halen tam bir Uso gibi olmadığını ve Owens’a karşı hep çelişkili durumlarda yer aldığını görüyoruz. Mükemmel bir bireysel Survivor Series çıkardıktan sonra halen böyle ince hareketlerle bir acaba mı dedirtmesi altından nasıl bir hikaye çıkacağını da bizleri düşündürtüyor. Bunun dışında Bloodline bu 2 ayda hem Raw’ı hem de Smackdown’ı taşırken takım kemerlerinin brandlerden ayrı şekilde konumlandırıldığını görmekteyiz. Henüz Roman için böyle bir şey söz konusu değilken Uso’ların kemeri için bir ayrım ufukta gibi. Örneğin Raw’da Judgment Day ile feuda girerlerken Smackdown’daysa çok bariz bir şekilde Sheamus ve Drew ikilisiyle feuda girmek üzereler. Yukarıda Sheamus ve Drew’un başına gelenleri bahsetmemin temel sebebiyse daha önceki PPV değerlendirme yazılarında bahsetmiş olduğum şeye gönderme yapmaktı. Her ne kadar son Smackdown’d Viking Raiders, Hit Row’la maçları öncesi kendilerine saldırarak turnuvadan elenmelerine sebep olsalar da bence bu iş burada kalmayacak. Yani Sheamus ve Drew takım oldularsa buralardan bir şey elbette ki çıkacaktır. Ben Uso’ların takım kemerlerini ara ara main eventer seviyelerine çıkan, hikayeler için önemli konumlarda olan ancak bir süredir Roman sebebiyle ana kemere ulaşamayan isimlerden oluşabilecek, formal bir tag team olmayan ve geçici bir süreliğine kurulan güçlü bir ekibin onların title reign’lerini bitirebileceğini düşündüğümden bahsetmiştim. Hatta bunun için Seth ve AJ ikilisini örneklemiştim. Drew ve Sheamus ikilisi de benim yapmış olduğum tanıma uygun bir ikili. Üstüne üstlük müthiş de bir hikaye geçmişiyle geliyorlar. Sheamus’un arkadaşları Brawling Brutes’un bu sürede ayrı bir ekip olarak davrandıklarını görsek de ileride Bloodline’ın sayısal üstünlüğünü dengeleme amacıyla olaylara müdahil olabileceklerini de düşünüyorum. Dolayısıyla sanki Bloodline’ın tutmuş olduğu kemerlerden bir tanesi için sona yaklaşıyoruz gibi geliyor. Öte yandan bir de grubun acımasız ismi Solo Sikoa var. Jimmy ve Jey’in küçük kardeşi olmasına rağmen Uso eklemesine kendi adında kullanmıyor. Kendi adında adamın zaten “Solo” yazıyor. Amcası Umaga gibi acımasızca hareket eden Sikoa, hem bu verasetin hem de isminin hakkını veriyor. Bu süre zarfında birçok kez seviyesinin altında olan kişileri ezdi ve acımasızlığını gösterme şansı buldu. Her zaman Jimmy ve Jey’den ayrı takıldı ve ciddi durdu. Onun gidişatının bir yerde patlak verip vermeme durumuysa yine başka bir belirsizlik olarak karşımıza çıkıyor.

24 Ocak tarihli Raw’a (Yani Raw’ın 30.yılına özel şova) baktığımız zaman yine birçok önemli olayın yaşandığına daha tanıklık ettik. Sami, bir kez daha aile dışında olmasının ve de göze batmasa da bazı detaylarda hak verebileceğiniz bir yargılamayla karşı karşıya kaldı. Bloodline’ın tüm üyelerinin olduğu ve son söz hakkının Roman’da olduğu bir ortamda Paul Heyman, mikrofonu eline alarak muhteşem bir promo keserek Sami’nin suçlu olduğuna karar verilmesini savundu. Bunun için de benim üstte bahsetmiş olduklarımın çoğunun yer aldığı bir kanıt videosu sundu. Bunun üstüne Sikoa tam infazı verecekken Jey araya girdi ve kendisinin de Sami’nin suçsuz olduğunu gösterecek bir kanıt videosu oluşturduğunu söyledi. Her iki videoyu izlediğiniz zaman her iki tarafa da hak verebiliyorsunuz çünkü bunların hepsi yaz aylarından bu yana öyle güzel işleniyor ki malzeme bulmak hiç de zor olmuyor. Ek olarak bunların gözüme buram buram sokulmaması da acayip bir senaryo doğallığı katıyor. Tüm bu yüzleşme sonunda Jey ve Jimmy, Sami’nin suçsuz olduğunu düşünürken Heyman ve Sikoa da tam tersini düşünür durumda kaldılar. Son sözü söyleme hakkına sahip olan Roman’sa Sami’nin “şimdilik” suçsuz olduğunu belirtti. Ancak bu gecenin sonunda Royal Rumble’a kadar ortalarda görünmesini istemediğini ve son testinin Royal Rumble’da olacağını belirtti. Yani bundan sonrasında Sami ya Bloodline’ın içinde olacak ya da kesin atılacak. En azından bu maçın sonunda tekrardan bir belirsizlik yaratılmasına engel olunacak bir durumun yaşanacağını düşünmüyorum. Aynı şeyi Survivor Series’te de görmüştük ancak bu sefer ortada bir kemer var. Yani Roman’ın kaybı demek Aralık 2019’dan sonra Roman’ın ilk defa pinlenmesi ve 2020 Ağustos’tan beri tuttuğu kemeriyle 1 seneye yakındır tuttuğu diğer kemerini kaybetmesi anlamına geliyor. Bu sefer çok daha büyük bir şey var işin ucunda. Hem biz Survivor Series’te görmemiştik ama Sami, tüm ekip kafesi terk ederken kafesin üstüne çıkarak kendi şovuna devam etmiş ki bunu Heyman’ın gösterdiği kayıt videosunda görebilmiştik. Bu bence bu hikayedeki tek zoraki kısımdı ama dediğim gibi o maçın önemiyle bu maçın önemi bir değil ve de ana rakip gene Survivor Series’in ana rakibi. Dolayısıyla Sami için son bir test, evet bu açıdan anlamlı olabiliyor.

Gecenin ilerleyen bölümlerinde Uso’lar işin Raw kısmında kemerlerini Judgment Day’e karşı korumak için maça çıktılar. Jimmy maç içerisinde sakatlanırken (keyfabe) Adam Pearce Jimmy sakatlandığı için kemerleri bırakmaları gerektiğini söyledi. Bu esnada Sami söz alarak maça dahil olmak istediğini söyledi. Pearce da Judgment Day’i de mağdur etmemek için maçı yeniden başlattı. Sami ve Jey harika bir uyumla maçı kazanarak kemerlerini korumayı başardılar. Yani Sami, Survivor Series’ten sonra bir kez daha Bloodline’ı kurtaran kişi olarak karşımıza çıktı. Son Smackdown’daysa Kevin Owens’le Sikoa karşı karşıya gelirken, K.O tam maçı bitirecekken Sami, Roman’ın sözünü dinlemeyerek ringe gelip Sikoa’yı kurtardı. Sonrasında K.O üstünlüğü alırken sandalyeyle Sikoa’ya vuran K.O, Sami’ye saldırmadı ve şovu orada bitirdi.

Şimdi tüm bu süreçten çıkarılabilecek bir diğer sonuç da Survivor Series’e gidilen yolda işlenen Sami senaryosunun bu sefer tam tersi bir şekilde sorgulanabilirliğini içermesi. Yani Sami, Owens’la olan tüm ilişişi ve de yaşanan tüm hadiseler çerçevesinde Jey’le bir sorun yaşarken Bloodline’ı satıp 20 yıllık dostunun yanına geçmesi Survivor Series için olağan bir sonuçtu. Ancak öyle olmadı Sami Bloodline’a maçı kazandırdı. Şimdi de Raw’ın 30.yılında kemerleri Bloodline’da tuttu. Bu sefer de asıl sürpriz Sami’nin Owens’ın yanında durarak Roman’ı satması olmuş olacak. Royal Rumble gibi büyük bir etkinliği içeren bir şovda bir şey olur mu? Bilemiyorum. Öte yandan beklenen ihanet Sami’den değil de belki Sikoa’dan gelir mi? Bence bu da bir ihtimal. Çünkü bir fikir ayrılığı durumu da söz konusu ve Sikoa kesinlikle bir neferden fazlası şeklinde bir gimmick’e sahip. Bunun dışında Jimmy de sakatlığı sebebiyle muhtemelen kenarda yer alamayacak.

Bunun dışında sonucun aynı olacağı feudu içeriği ne olursa olsun izlemeye değer bir unsuru var mıdır? Bu da işte bir sürpriz kemer değişimi burada gerekli olabilir mi sorusunu da sorduruyor. Ama Royal Rumble da işin içerisinde olduğu için buradan kazanan kim olursa olsun kendisiyle maça o çıkmış olacak. Bu sebeple Royal Rumble’ı kazanan kişi için de mantıklı birinin kemerlerle ilerlemesi gerekiyor. Zaten aylardır süren bir Sami Zayn hikayesi mevcut. Çok belli ki buradan olaylar patlak verecek. Yepyeni bir hikayeye kaymaması olayın çok büyük bir ihtimal.

Ben bu maçın sonucundan çok içeriğini gerçekten çok merak ediyorum, tahminimi bir önceki paragrafta bahsettiğim olası Royal Rumble galibinin etkisiyle ve de kemerini bir WM’de kaybetmesinin daha doğru olabileceğini düşünmemden kaynaklı olarak Roman Reigns’e veriyorum. Bloodline içerisindeki diğer kemerler kaybedilmeden Roman’ın kemerlerinin gitmesi bence pek ihtimal dahilinde değil. Takım kemerleri için de zaten çok ciddi bir altyapının oluşturulduğunu görmekteyiz. Bir de Sami’nin çatlaklık çıkardığı ve de Sikoa’nın da bireyselliği var. Düşüş başlıyor fakat yere çakılış bence burası değil. Bu sebeple Roman yine kemerle çıkacaktır ama maç içerisinde WM’yi etkileyebilecek çok fazla şeyin yaşanması da önemli bir durum olarak aklımızda kalmış olacak. Ek olarak yine bu maçtan sonra ve de Rumble kazananın da etkisiyle kemer üzerinde bağlanılacak hikayeyi de çok merak ediyorum. Tabii arada bir Elimination Chamber da olacak onu da unutmamak gerek.

Tahmin: Roman Reigns

 



Men’s Royal Rumble Match
30-Man Royal Rumble Match for a World Championship Match at WrestleMania 39

Gecenin asıl olayı olan erkekler Royal Rumble maçında aslında yılların bir geleneğine tanıklık edeceğiz. Bu yıl 36.yılını kutlayan Royal Rumble PPV’inde, bu maçı kazanan, 30 güreşçi arasından galip ayrılmayı başaran kişi; Wrestlemania 39’da ana kemer maçına çıkma hakkı elde edecek. Bu yılki Royal Rumble’ın önemi, diğer yıllara göre daha farklı yorumlanabilecek bir durum. Çünkü 2016’daki brand ayrımından sonra ve 2013-2014’teki brand birleşimi dönemi dışındaki süreçlerde hep Royal Rumble’ı kazanan kişinin hangi brand’in şampiyonu ekseninde bir WM senaryosuna gireceğini hep merak ediyorduk. Bu sefer ise Roman’ın WM 38’de Lesnar’ı yenerek Raw ana kemerini de ele geçirmesinin ardından bu maçı kazanan kişi direkt olarak ister istemez tek bir şampiyon olduğu için onun kemerinin peşine düşecek. Bu kişinin de kemeri 2.5 yıldır elinde tutan Roman Reigns olması oldukça muhtemel bir ihtimal. Tabi öncelikle bu PPV’de Kevin Owens’i yenip sonrasında da Elimination Chamber’dan kemerlerle çıkması gerekiyor. Ama tüm bunların yaşanma ihtimalinin yaşanmama ihtimaline göre çok daha fazla olduğunu bildiğimizden dolayı ben de yaşanma ihtimalini göz önünde bulundurarak düşüncelerimi yazmaya çalışacağım. O yüzden şimdi her zamanki gibi main event isimler özelinde teker teker değerlendirmeleri yapalım. Bu vesileyle de kendilerinin olası WM yollarıyla alakalı tahminlerde bulunalım.

Rey Mysterio: Pek bir main eventliği kalmasa da biraz kendinden bahsetmek gerekebilir belki. Bu maç için pek kazanma ihtimali olmasa da WM döneminde Karion Kross ile feuda gireceği kesin gibi duruyor.

Egde: Extreme Rules’ta Judgment Day’le girdiği feudu kaybeden Edge, o günden beri ortalarda gözükmüyor. Uncle Howdy’nin kendisi olabileceğine dair söylentiler çıksa da duruş ve Howdy’nin maskesinden yüzünden görünen kısımlar pek de onun olmadığına dair bir işaret gibi duruyor. O sebeple Wyatt’a bu şekilde salça olmaması halinde WM için şu an bir rakibi yok gibi. Burada da geri dönüş yapması oldukça muhtemel. Bundan sonrasında da tıpkı geçtiğimiz sene olduğu gibi bu sene de boşta kalan birilerinden bir maç isteyebilir. Ya da old school olup da beraber geçmişi olduğu isimlerden Rey veya Orton’la takım olup Uso’ların Raw kemerlerine göz dikebilir.

Seth “Freaking” Rollins: Survivor Series’e U.S kemeriyle giden Seth, şanssız bir şekilde kemerini Theory’e kaybetmişti. Bir süre Theory’le feuduna devam etti ancak Theory’nin 2 Ocak tarihli Raw’da kendisini rövanş maçında yenmesiyle kemer mücadelesini bıraktı. Şu anda feudsız gözüken Seth, Edge’le feuda girmesi muhtemel isimlerden olarak gözüküyor. Ya da bir ihtimal Theory’yle olan mücadelesine geri dönebilir.

Sheamus: 2022’nin sonunda Drew’la önce rekabetten sonra da dostluktan geçen bir yola giren Sheamus’un bu maçı kazanma ihtimali yok. Eski Royal Rumble galiplerinden biri olan Sheamus, Drew’la beraber Uso’lardan takım kemerlerini almak için uğraş verecekler.

Drew McIntyre: Maçı kazanma ihtimali olmayan isimlerden biri olan Drew, 2022’de Britanya showunda kemeri almanın ucuna gelse de Sikoa yüzünden maçı kaybetmişti. İntikamını Sheamus’la beraber takım kemerlerinde almaya çalışacak.

Finn Balor: Judgment Day bünyesinde sakatlığı sebebiyle çok fazla ring içi aksiyona girmeyen Balor, bence kısa veya orta vadede Judgment Day’in bölünüşüyle ilgileniyor olacak.

Brock Lesnar: Raw’ın 30.yılında tekrardan dönüş yapan Lesnar, Lashley’in United States maçını sabote ederek kemerin Theory’de kalmasını sağlamıştı. RTW süreci en net olan isimler zaten Lashley ve Lesnar. Crown Jewel’daki maç ucu çok açık biten bir maçken devamının da gelmesi artık Wrestlemania 39 için kesinleşmiş bir maçın olduğuna dair bir işaret. İşlerin dengelenebilmesi açısından bence Lashley, Lesnar’ı burada eleyecektir.

Bobby Lashley: Roman’la maç yapmayan nadir main event’lerden olan Lashley, Lesnar’la feudunu iyi veya kötü bitirmeden başka bir feud içerisine girmeyecektir. Burada da sonlara kalmasını bekliyorum ancak maçı kazanma ihtimali Lesnar’la olan yarım kalan hesabı sebebiyle yok gibi bir şey.

John Cena: Büyük bir ihtimalle maçta bile olmayacak ama en azından WM yolundan konuşmak gerekebilir. Geçtiğimiz haftalarda 20.seneyi de maçsız geçmemek için bir gözüken Cena, artık birkaç yılda bir güreşecek ve sonrasında da tamamıyla bu işlerden elini ayağını çekecek bir isim. Son maçlarından birini bu WM’de yapar mı diye düşünmüyor değilim. Bu eksende eğer Cena güreşmek isterse bir halef-selef mücadelesi olarak gözüken Theory vs Cena maçının yaşanma ihtimali yüksek gibi duruyor.

Braun Strowman: WWE’ye geri dönüş yaptıktan sonra eski ışıltılı günlerinden uzak bir şekilde yoluna devam ediyor. Smackdown’da ilk olarak American Alpha’yla kısa bir feuda girdi ardından da asıl olması gereken yerlerde, yani IC kemerinin peşine düştü. Ancak Gunther, gerçekten uzun bir title reign’in ortalarında ki kemerini Strowman’a bile kaybetmedi. Bundan sonrasında nasıl bir yol izleyeceğini merak ediyorum. Bence IC kemerinden kolay vazgeçmeyecektir zira Smackdown’da şu an için onun dışında bu kemere oynayabilecek güçlü başka bir isim yok.

Bray Wyatt: Muhtemelen bu maçta yer almayacaktır ancak yukarıda da uzun uzun konuştuğumuz gibi muhtemelen WM dönemini Howdy ve Alexa çerçevesinde geçirecek.

Randy Orton: Aylar süren sakatlığının ardından geri dönüş yapması beklenen isimlerden bir tanesi Randy Orton. Riddle’la olan hikayelerinin ardından Bro gimmicki dışında bireysel bir şekilde mücadelelere geri döneceğini düşünüyorum. WM dönemine eğer yetişebilirse feudsuz isimlerden biriyle feuda girebilir. Ayrıca eğer Roman’ın title reign’inin devamı düşünülüyorsa da bence kendisinden daha iyi bir rakip yok Roman’a. Bu 2.5 yıl içerisinde Roman’la kemer mücadelesine hiç girmedi. Ek olarak Smackdown kemerlerini Uso’lara kaptırmaları gibi de bir geçmişleri de var. O yüzden Rumble için öne çıkardığım isimlerden bir tanesi Randy Orton olacak.

Cody Rhodes: Hell in a Cell’de Rollins’le yaptığı muazzam maçla birlikte ringlerden uzun bir süredir uzak kalan Cody Rhodes, Royal Rumble gecesinde geri dönecek. Zaten haftalık şovlarda sürpriz return’ler göremediğimiz ve de o şovların izlenebilirliğinin arttırılması adına return yapacak kişinin açıklandığı bir ortamda tüm bunlara alışmışken bir de sürpriz özelliğiyle heyecanı arttıran Royal Rumble’da da returnlerin açıklandığını görür olduk. Zaten bekleniyordu fakat yine de böylesine önemli bir ismin önceden açıklanması bence felaket bir şey. Özellikle Rumble’ın tüm ruhuna aykırı. Zaten kazanma ihtimali yüksek olarak gördüğümüz bir isim kendisi. Ancak bu kadar göz önüne sokulunca acaba kazanamayacak mı sorusunu da gündeme getiriyor. Ben Money in the Bank’i kazanarak Roman’ın reign’ini bitirebilir diye düşünmüşken Rumble’ı kazanıp WM’de bu işi bitirebilir mi? Bence oluru yüksek bir hareket. AEW kurucularından birine WM’de bu keyif yaşatılır mı peki? Bu da bir soru işareti. Yine de Randy’yle beraber öne çıkaracağım isimlerden biri de Cody Rhodes olacak.

AJ Styles: Main event potasından uzak bir şekilde fuedlara devam eden AJ, WM senaryosundan oldukça uzak. Aslında şöyle bir bakınca birkaç isim dışında çok fazla WM’ye yönelik bir altyapı oluşturulmadığını da görüyoruz. Bloodline’ın kemerlerin yarısından fazlasını elinde tutması ister istemez odağı o tarafa kaydırıyor. Onlar dışında bir tek Lesnar - Lashley’in ve Wyatt vs Howdy’nin yolu kesin gibi. Ancak Edge, Orton, Cody, Seth, AJ, Strowman gibi birçok önemli ismin ve tüm bunların yanında IC ve US kemerlerinin ve de kadınlar tarafının çok renk vermediğini görüyoruz.

Goldberg: Haberlerde son bir maç daha istediği konuşulsa da 2022’nin başında WWE’yle kontratı sona eren Goldberg’in geri dönmesine pek ihtimal vermiyorum.

The Rock: Bence eğer kemer Roman’da kalacaksa tüm bu yaşanan senaryolar dahilinde gerçekten de The Rock dışında bir ismin Rumble’ı kazanma ihtimali çok ama çok az duruyor. Roman’ın Summerslam’de Lesnar’la çıkacağı maç öncesinde ben eğer Roman Summerslam’de Lesnar’dan, Britanya’da Drew’dan ve de cash in’den kaçarsa WM’de Rock’a kadar kemerini korur diye düşündüğümü yazmıştım. Sami ve Uso’lar eksenin gelişen muazzam Bloodline senaryolarının yanında Bloodline’ı bölebilecek esas güç, The Rock gibi duruyor. Rock, bu aileden çıkmış en büyük isim olarak karşımıza çıkarken son dönemde hikayesel olarak Roman’ın Rock’ın tahtını salladığını görüyoruz. Tribal Chief gimmick’i bile başlı başına ben bu ailenin reisiyim demek zaten. Ama işte bu ailenin esas reisi olabilecek isim de doğal olarak ortalarda bulunmuyor. Burada bir dönüş yapıp Rumble’ı kazanarak WM main eventinde bölünmüş bir Bloodline’la Rock vs Roman maç? İnanılmaz güzel olur bence. Bir Fantasy maçın gerçek olması için bence daha iyi bir ortam yok. Yıllardır güreş dünyası Taker vs Sting hayalini kurarken buna geç kalan WWE’nin Roman vs Rock reytinginden faydalanması gerekiyor. Zaten işin WWE kısmı da bunda hem fikirdir ama Rock bu duruma nasıl bakar bilemiyorum. Geçtiğimiz aylarda buna yeşil ışık yaksa da son dönemde güreşmek için çok hazır olmadığına yönelik haberler çıkmaya başladı. Ama gerçekten Roman Owens’ı yenip kemerlerle birlikte buradan ayrılırsa, diğer rakiplerin yine çok tatmin etmeyebileceğini düşünüyorum. Tabi ki kimse Randy veya Cody’nin bu hanedanlığı bitirmesine bir şey diyemez ama Rock’ın bitirmesi bambaşka olur. Tabi ki Rock’ın full time güreşe dönme gibi bir planı yoktur elbette. Zaten kemerlerin ayrılması için Rock gibi bir ismin kemerleri alıp birbirinden ayırması ve ardından ayrılması çok mantıklı duruyor. Zaten bu kemerlerin böyle bir ekstrem bir senaryo olmasaydı, çok fazla aynı anda kullanılmasının mantıklı olmadığına dair herkes hem fikir. Bu birleşimin tek anlamı Roman’ı görsel olarak güçlü göstermek. Roman sonrası dönemde böyle bir şeye ihtiyacımız yok bence. O yüzden kemerler de ayrılmalı. Kemerlerin ayrık bir şekilde korunulmadığı bu ortamda ve de Roman’ı ayrı ayrı iki kere pinleterek değerini birden düşürülmesinin mantıklı olmayacağı durumda büyük bir ismin gelerek bu işe son verip gitmesini oldukça mantıklı buluyorum. O sebeple benim ana tahminim The Rock olacak.

Tahmin: The Rock


--


Yaklaşık 2 aylık bir aranın ardından inanılmaz bir PPV’le karşı karşıya olduğumuzu düşünüyorum. Gerçekten Match Card birbirlerinden bağımsız her an her şeyin olabileceği maçları kapsıyor. Böyle bir şeye denk gelmek kolay bir iş değil çünkü bu kadar tahmini zor olaylar silsilesinin yapıldığı ince işlemeli senaryoların her zaman oluşturulması mümkün olmuyor. Bir tarafta Uncle Howdy, Bray Wyatt ve Alexa üçgeninde iki tane sonucu çok belirsiz maçla karşı karşıyayız. Öte yandan harika bir senaryoyla ikinci kez aynı feudu izlesek de bizleri merak içinde tutan ana kemer maçını görüyoruz. Tüm bunlar olmasa dahi iki tane sonucu bence çok net olmayan ve çok renk vermeyen Royal Rumble maçı izliyor olacağız. Özellikle 2.5 yıldır devam eden ve artık sıktığı düşünülen Bloodline senaryosunun olduğu bir ortamda böyle bir şovun tadını çıkarmaktan başka bir şey yapmak gerçekten saygısızca olur. Ek olur Rumble’daki sürpriz returnler veya debut’lar da elbette karşımıza çıkacaktır.

Herkese iyi seyirler…