WWE TLC: Tables, Ladders & Chairs 2017 – 22 EKİM 2017
WWE’nin klasikleşmiş Aralık ayı PPV’si olan TLC’yi bu sene
Ekim ayı içerisinde izleyeceğiz. Geçen sene Smackdown şovu olan bu PPV; bu sene
ise Raw şovu olarak karşımıza çıkıyor.
İşin doğrusu şuan bu PPV hakkında aldığım haberlerin şoku
içerisindeyim. Şu an ben bu yazıyı 20 Ekim Cuma günü, gece saat 12’ye doğru
yazmaktayım. Bu hafta içi her PPV öncesi yaptığım gibi, yazıyı yazmadan önce
gerekli hazırlıkları yapmış, match cardı hazırlamış ve de ona uygun resimleri
WWE’nin resmi sitesinden indirmiştim. Son olarak yazıya başlamadan önce kontrol
amaçlı TLC’nin wikipedia sayfasına girdim ve okuduklarım karşısında bir troll
ile karşı karşıya kaldığımı düşündüm. Uzun bir zamandır hazırlanan, Raw’larda
altyapısı yapılan maçlar yerine enteresan şeyler okumaktaydım. The Shield’in
geri dönüşü üzerine odaklanan bir PPV’de, Roman’ın yerine Kurt Angle’ın
ringlere geri döneceğini okudum önce. Sonra Finn Balor ile karşılaşacak olan
Bray Wyatt yerine, Smackdown’da güreşen AJ Styles’ın bir Raw PPV’inde Balor’a
karşı maça çıkacağını öğrendim. Şok halinde hemen internet sitelerine girip bu
durum hakkında bilgi almaya çalıştım. WWE’nin sitesinde ve de diğer haber
sitelerinde yazılana göre Roman ve Bray Wyatt’ın sakatlıkları mevcut. Bu
nedenle de acil bir plan değişikliği olmuş. Ne kadar doğru bilemiyorum ama
gerçek şu ki, senaryo anlamında inanılmaz bir toslama ile karşı karşıyayız.
Eğer ciddi bir sebep yok veya verilen bilgiler yanlış ise bunun anlamı şu ki
WWE bizimle makara(ta..) geçiyor demektir.
Üstüne üstlük TLC gibi bir PPV’de tek bir özel statülü maç
izleyecek olmamız da rezalet. Seth & Dean & Kurt Angle’dan oluşan çakma
Shield üçlüsü, Miz & Cesaro & Sheamus & Strowman & Kane’den
oluşan 5’liye karşı bir TLC maçında karşı karşıya gelecekler. Bu maç dışındaki
hiçbir maçta ne bir sandalye ne bir merdiven ne de bir masa eklendiğini
görüyoruz. Hepsi DQ’nun da olduğu normal maçlar halinde gerçekleşecek.
Bütün bunlar yetmezmiş gibi bir de ana kemerin, IC kemerinin
ve de takım kemerlerinin korunmadığı bir PPV izleyeceğiz. Ana kemer maçı
olmamasından ötürü, The Shield üçlüsünün geri dönüşüne hazırlanan ve de sadece
ona odaklanan bir PPV’nin bu son anda gerçekleşen isim değişiklikleriyle
aklımızda ne tür bir izlenim bırakacağını merak ediyorum doğrusu. Ama şunu da
söylemek gerekir ki; bu şovu eleştirmek için şimdiden birçok sebep bulunuyor.
Yazı içerisinde bu durumları daha da detaylı inceleyeceğimden,
en iyisi maçları yorumlamaya başlayayım.
Pre-show Match
Sasha Banks vs Alicia Fox
Sasha Banks vs Alicia Fox
Geçtiğimiz Raw’a kadar aslında ortada olmayan bir feudun
maçından söz ediyoruz. Aslında bir kick off maçı olmasından dolayı bu konu
üzerinde çok durmamak daha doğru olacaktır. Kısaca bahsetmek gerekirse
geçtiğimiz Raw’da bu iki isim yine karşı karşıya gelmiş, maçı Sasha kazanmıştı.
Sonrasında Sasha arka alanda röportaj verirken, Alicia ona arkadan saldırmıştı.
Sasha’nın maçı kazanacağını düşünmekteyim. Asuka’nın da
debut yapmasıyla, Sasha’nın bir süre daha kemer mücadelesinden uzak kalacağını
düşünüyorum. Ancak WM’ye yakın bir dönemde bence tekrardan dahil olacaktır.
Tahmin: Sasha Banks
Tag Team Match
Cedric Alexander & Rich Swann vs The Brian Kendrick & Gentlemen Jack Gallagher
Cedric Alexander & Rich Swann vs The Brian Kendrick & Gentlemen Jack Gallagher
Bırakın bir PPV’yi, bir Raw’da dahi gerçekleşse kimsenin
umurunda olmayacağı bir maçı TLC’de izleyeceğiz. Kimse yanlış anlamasın, maç
içerisinde yer alan güreşçilerin hepsi birbirinden yetenekli isimler. Lakin,
WWE ne yaparsa yapsın cruiserweight olayına yeterli ilgiyi çekmeyi başaramadı.
Neville, Enzo ve Kalisto ile anlık sıçramalar yaşandı ama bunu bir türlü diğer
isimlere yansıtamadı. Tabi burada etkisiz senaryoların varlığından da söz
etmesek olmaz. 205 Live’da cidden yetenek patlaması var ama doğrusu bu kadar
güzel malzemeyle ancak bu kadar kötü yemek yapılabilir.
Centilmen gimmicki ile karşımıza çıkan Gallagher, geçtiğimiz
aylarda Kendrick ile feud içerisindeydi. Ancak sonrasında bir heel turn
geçirerek, Kendrick’in safına geçti ve Alexander’a saldırmasında ona yardım
etti. Ardından bir diğer face isim olan Rich Swann da feuda dahil oldu ve maç
için gereken şartlar oluştu.
Face isimlerin maçta bir adım daha önde olduğunu
düşünüyorum.
Tahmin: Cedric
Alexander & Rich Swann
Singles Match
Asuka vs Emma
Asuka vs Emma
Bu yılki TLC’nin odaklandığı olaylardan bir tanesi de
Asuka’nın debut yapacak olması. Nitekim Asuka, yaklaşık 1.5 sene NXT çatısı
altında güreşti ve orada bir tane bile mağlubiyet almadan Raw’a geçti. Bu süre
boyunca 510 günlük bir tittle reign yaptığını da söylemeden geçmeyelim.
Kemerini de zaten sakatlığı nedeniyle kendi bırakmıştı, yani herhangi bir
rakibine yenilmemişti. Bütün bu durumları bir arada düşündüğümüz zaman
zannedersem Asuka’nın, kadın güreşinde yaratacağı etkiyi hayal edebiliyoruzdur.
Bana göre Smackdown’a göre kadın rosterı etkisiz olan Raw’a geçiş yapması da
kariyeri açısından olumlu bir nokta. Tabi Asuka’nın ana kadroda nereye kadar
başarılı olacağını ben de merak etmiyor değilim.
Emma ise son zamanlarda biraz daha ön plana çıkan isimlerden
biri olmayı başardı. 11 Eylül’de Asuka’nın TLC’de debut yapacağı açıklandığı
zaman, şüphesiz herkes onun rakibini merak etmeye başlamıştı. Bunun üzerine GM
Kurt Angle; Bayley, Sasha Banks, Dana Brooke, Alicia Fox ve Emma arasında bir
Fatal 5-way elimination maçı ayarladı. Emma maçı sürpriz bir şekilde kazanarak
Asuka’nın rakibi olmaya hak kazandı.
Burada çok açıkça görülüyor ki Asuka’nın galibiyeti için
hazırlanmış bir maç bulunuyor. Nitekim Asuka’nın var olan güçlü profili main
roster’da da devam edecektir. Bu maçın ardından kadınlar kemer mücadelesine
girmesini de bekliyorum. WM’ye doğru da Bayley veya Sasha ile feuda girecektir.
Tahmin: Asuka
Singles Match for
the WWE Cruiserweight Championship
Kalisto(c) ve Enzo Amore
Kalisto(c) ve Enzo Amore
Cass ile yollarını ayırmadan önce dahi hatırlarsanız
Enzo’nun Cruiserweight kategorisine geçmesi gerektiğini söylüyordum. Nitekim
Cass ile ayrılıp onunla olan feudunu bitirdikten sonra, beklendiği gibi hafif
sıklet güreşine geçti ve Neville’e kemer için meydan okudu. Hatta bununla da
kalmayıp geçtiğimiz ay No Mercy’de biraz da hileyle Neville’ı yenip kemeri elde
etmişti. Ertesi gün, Kurt Angle’dan da özel bir izin alarak, kendisine dokunan
herhangi bir cruiserweight’in kemer için şansı olamayacağına dair bir kağıt
çıkartmıştı. Gecenin main eventinde Enzo ukalaca bunu öne sürerek Neville’dan
kendisinden uzak durmasını istemişti. Kendisini dinlemeyen Neville Enzo’yu baya
bir dövmüştü. Hemen ardından şov bitmiş ancak WWE Network’dan devamının
olduğunu görmüştük. Buna göre tüm hafif sıklet güreşçileri ve hatta o günü kötü
geçiren Strowman dahi ringe gelip Enzo’yu deyim yerindeyse mahvetmişlerdi.
Ertesi hafta yine Raw’da benzer senaryolar yaşanmış, tüm
cruiserweight güreşçileri Enzo’nun etrafını sarmışlardı. Sonunda Kurt Angle’ın
müziği duyulmuş ve de Enzo’yu doğrularcasına, bütün cruiserweight isimlerin
Enzo’ya saldırdığından ötürü kemer maçı yapma hakkından muaf olduklarını
söylemişti. Ama Enzo’ya rakip olabilecek yeni bir ismin cruiserweight
kategorisine imza attığını da bununla birlikte eklemişti. Ardından Kalisto’nun
müziğini duymuştuk. Aslında en başından beri hafif sıklet güreşi içerisinde yer
alması gereken Kalisto nihayet ait yere gelmişti. Zira hemen Enzo’ya saldırarak
kemer için de bir mesaj vermişti.
Bir sonraki hafta bu ikili arasında kemerin de ortada olduğu
ve de etrafta diğer Cruiserweight isimlerin de yer aldığı bir Lumberjack maçı
gerçekleşti. Kalisto da maçı kazanarak yeni şampiyon olmayı başardı. Tabi diğer
cruiserweight isimlerin de burada payı olduğunu söylemek gerek. Zira maç
içerisinde rahat durmayan Enzo dışarıda duran Mustafa Ali’ye tekme atmış, ancak
sonrasında Ali onun tuşunu durdurmuştu. Bundan fırsat bulan Kalisto’da finisher
yapıp maçı kazanmıştı.
Ardından Enzo enteresan bir şekilde kendisine düşman olan
bazı heel cruiserweight isimleriyle beraber Kalisto’ya saldırmıştı. Belki o
isimlerin de bu maçta etkisi olabilir. Yani en azından ben bir süre daha
Kalisto ve Enzo arasındaki feudun süreceğini düşünüyorum. Enzo gibi önemli bir
ismin kemer potasından bu kadar kolay çıkmayacağını düşünüyorum. Gerçi Neville
için de öyle düşünüyordum ama son zamanlarda Neville’ın WWE’den ayrılmak
istediği konuşuluyor. Sanırım son zamanlarda WWE’nin kendisine biçtiği rolden
pek de memnun değil. Geçtiğimiz Raw’da kimseye haber vermeden arenadan çıktığı
konuşuluyor. Garip bir olay lakin Neville gibi bir ismin çabuk kaybedilmemesi
gerektiğini düşünüyorum.
Tahmine geçersek ben Enzo’nun bir şekilde kazanacağını
düşünüyorum.
Tahmin: Enzo Amore
Singles Match for
the WWE Raw Women’s Championship
Alexa Bliss(c) vs Mickie James
Alexa Bliss(c) vs Mickie James
Geçtiğimiz ay No Mercy’de kemerini; Bayley, Sasha, Emma ve
Nia Jax’e karşı bir 5’li maçta korumayı başaran Alexa, hemen ardından Raw
Talk’da Mickie James hakkında bazı hakaretlerde bulunmuştu. Bunun üzerine bir
sonraki Raw’da Mickie kendisine meydan okumuş ve ona saldırmıştı. Ardından da
Mickie sonrasında Kurt Angle’dan bir kemer maçı izni almıştı. Feud içerisinde
Alexa’nın birçok kez Mickie’nin yaşı ile dalga geçtiğini gördük.
İşin doğrusu Alexa oldukça zorlu bir kemer korumasından daha
geçen ay çıktı. Bu maçın onun tittle reign’ini uzatma amacı dışında bir amaç
güttüğünü düşünmüyorum. O nedenle Mickie’ye çok fazla şans vermiyorum. Alexa bu
maçı kazanacak ve de Asuka gibi bir rakibe karşı maça çıkmak için
hazırlanacaktır.
Tahmin: Alexa Bliss
Singles Match
Finn Balor vs AJ Styles
Finn Balor vs AJ Styles
Ne yalan söyleyeyim kağıt üzerinde inanılmaz bir maç olarak
gözüküyor. İşin ucundan her ne kadar hikayeye dair herhangi bir altyapı olmasa
da, sanki WWE 2K18’den rastgele karakter seçip maça girecekmişiz gibi olsa da
bu iki ismin maçını uzun zamandır bekliyorduk. Aslında bu iki ismin geçmişinde
ortak noktalar da yok değil. İki isim de bir zamanlar Japonya’da The Bullet
Club’ın liderliğini yapmış isimlerdi. Zira hep buna benzer bir hikayeyle bu
ismin feudunun WWE içerisinde de yaşanabileceğini düşünürdük. Lakin WWE bünyesi
içerisinde bu ismin maçının rastgele olması oldukça garip bir durumu ortaya
koydu. Yazının başında da bahsettiğim gibi Finn Balor aslında uzun zamandır
Bray Wyatt ile feud içerisindeydi. Aynı zamanda bu PPV’de de kendisi Demon
kılığında gelecek ve de Bray Wyatt da Sister Abigail olarak gelecekti. Ama son
anda Bray Wyatt’ın hastalığı veya sakatlığı nedeniyle maça çıkamayacağı
açıklanınca oldukça sürpriz bir şekilde Smackdown’dan AJ Styles PPV’ye dahil
oldu. Hani son dakikalarda veya
şovlardan birkaç gün önce ufak maç değişikliklerine, maç türü değişikliklerine
veya güreşçi eklemelerine alışkınız da gerçekten bu kadarı da biraz fazla oldu.
Biraz Balor’ın Bray Wyatt ile olan feudunu da değinmek gerekli. Geçtiğimiz ay
Summerslam’den sonra No Mercy’de de Balor, Wyatt’ı yenmeyi başarmıştı. Hepimiz
bu feudun sona erdiğini düşünürken Bray Wyatt aslında Sister Abigail’in hayatta
olduğunu ve kendisinin içinde olduğunu söyleyerek Balor’a bir nevi yeniden
meydan okumuştu. Ne yalan söyleyeyim bu feud o kadar saçma sapan bir hal
almıştı ki, bir an önce bitmesini bekliyordum. Zira artık yapılan şeyler mind
games yani akıl oyunlarının dışına çıkmış, Bray Wyatt’ın Sister Abigail olarak
bir dolu efekt ile konuşması ve Finn Balor’ın bundan korkmuş gibi davranması
falan baya zoraki bir olay olarak gösterildi. Aynı zamanda Sister Abigail gibi
uzun zamandır sözü geçen bir olayın çok da doğru kullanılmadığını
düşünmekteyim. Ama nihayetinde iki isim burada büyük ihtimalle son kez karşı
karşıya gelecek ve feudu bitireceklerdi. Buradan galip çıkanın da Lesnar’a
karşı kemer maçına çıkacağını düşünüyordum.
Öte yandan Styles da bildiğiniz üzere bu ayın başında Hell
in a Cell’de U.S kemerini Corbin’e kaybetmiş sonrasında Smackdown’da rövanşı da
kaybederek nihayet mid-card potasından çıkmıştı. Keza en son Brock Lesnar ile
Survivor Series’de karşılaşmak isteyen Jinder Mahal’e karşı kemer için meydan
okumuştu. Yani demem o ki şuan bu iki isim kendi brandlerinde potansiyel
#1contender durumundalar. Altta bir
hikaye altyapısı olmayınca da gerçekten tahmini zor bir maç ortaya çıkıyor.
Bir diğer problem de tabi senaryoların ne şekilde devam
edeceği yönünde. Acaba Balor ve Wyatt feudu devam eder mi? Ya da yaklaşan
Survivor Series öncesi bir brand savaşı gelirse, farklı brandlerden olan Styles
ve Balor bunun fitilini yakar mı? Dediğim gibi, Wyatt’ın son anda bu maça
çıkamayacak olması kafada bir sürü soru işaretini beraberinde getirdi.
Balor’ın Lesnar’dan kemeri alma ihtimali ne kadar düşük olsa
da Styles’ın Mahal’e karşı kemeri alma şansını yüksek görüyorum. O nedenle
tahminim Styles yönünde. Ama belki de ortada sonucun çıkmayacağı bir maç da
çıkabilir. Her ne olursa olsun harika bir maç izleyeceğimizi düşünüyorum. Keşke
PPV ismine uygun olarak bir sandalye, masa ya da merdiven maçı olsaydı.
Tahmin: AJ Styles
5-on-3 Handicap
Tables, Ladders and Chairs Match
Dean Ambrose & Seth Rollins & Kurt Angle vs Cesaro & Sheamus & The Miz & Braun Strowman & Kane
Dean Ambrose & Seth Rollins & Kurt Angle vs Cesaro & Sheamus & The Miz & Braun Strowman & Kane
Her ne kadar yukarıdaki maçta da son anda bir plan
değişikliği yaşansa da, plan değişikliğinin asıl etki edeceği maç, bu maç
olarak gözüküyor. Zira bu PPV’nin odaklandığı tek nokta The Shield’ın geri
dönüş maçı olduğunu söylesek yanlış olmaz herhalde. Bunu sürekli bu maçı ön
plana çıkartmalarından ve de ismi TLC olan bir PPV’nin tek TLC maçının bu maç
olmasından anlayabiliriz. Son ana kadar gerçekten harika bir hikaye
altyapısıyla gelindi. O nedenle filmi zannedersem birazcık başa sarmakta yarar
var.
Seth face olduktan sonra ve de WM’de Triple H’i yendikten
sonra kısa bir süreliğine Samoa Joe ve Bray Wyatt ile feuda girmişti. Son
olarak Wyatt’a kaybettikten sonra boşluğa düşmüştü. Tam o sıralarda da
Intercontinental kemeri şampiyonu Dean, yanına Bo Dallas ve Curtis Axel’a da
alan Miz’e karşı mücadele ediyordu. Nitekim Miz yine bir şekilde Dean’den
kemeri Extreme Rules’da almayı başarmış ve de yine bir şekilde Great Ball of
Fire’da kemerini korumayı başarmıştı. Ardından Miz ve Miztourage’a meydan
okuyan Dean’e yardıma Seth gelmiş ve The Shield’ın yeniden birleşmesinde ilk
fitil atılmıştı. Daha sonra zaman geçtikçe ikili birbirlerine yardıma gelmiş
ancak bir türlü ortak bir noktada buluşamamışlardı. Bu sırada ikili arada takım
olup arada birbirlerine yardım etmezken, bir anda o zamanlar takım kemerleri
şampiyonu olan Cesaro ve Sheamus’a karşı feud içerisine girmişlerdi. Bunun
göstergesi olarak da Summerslam’de takım olarak Cesaro ve Sheamus’a karşı,
kemerin de ortada olduğu bir maça çıktılar ve maçı da kazanarak takım
kemerlerini ele geçirdiler. Geçtiğimiz ay No Mercy’de de yine bu iki takıma
karşı rövanş maçında karşı karşıya geldiler ve de kemerlerini korumayı
başardılar.
Yaz aylarında Roman’ın girdiği feudlara bakarsak, Great
Balls of Fire’da, uzun süredir feudda olduğu Strowman’a karşı çıktığı Ambulans
maçını kaybetmişti. Summerslam’de ise Samoa Joe, Strowman ve de şampiyon
Lesnar’ın içinde olduğu fatal 4-way maçına çıkmış ancak maçta Lesnar tarafından
tuş olunan isim olarak kemeri elde edememişti. Geçtiğimiz ay No Mercy’de ise
uzun zamandır beklenen bir feudda John Cena ile karşılaşmış ve onu yenerek
yeniden bir ivme yakalamıştı. Cena’yı yendikten sonraki Raw’da Miz TV’ye
katılarak Miz ile bir tartışma içine girmişti. Miz, yeniden birleşen Shield’ın
eski iki üyesi Dean ve Seth hakkında ve genel olarak Shield hakkında kötü
sözler sarf etmişti. Bunun üzerine Mizve Roman gecenin ilerleyen saatlerinde
karşılaşmış, Roman kazanmış ama maçtan sonra Miz, Bo Dallas ve Curtis Axel
Roman’a sandalye ile saldırmışlardı. Bir sonraki hafta yani 2 Ekim’de Roman ile
Miz arasında bu sefer IC kemerinin ortada olduğu bir maç gerçekleşti ve bu
sefer Cesaro ve Sheamus ikilisinin maça karışmasıyla DQ ile Roman maçı
kazanmış, Miz kemerini korumayı başarmıştı. Maçtan sonra bu sefer Cesaro,
Sheamus ve Miz üçlüsü Roman’ı baya bir harcamışlardı. Şovun sonunda ise arka
alanda Dean, Seth ve Roman üçlüsü ekrana gelmişti.
Bir sonraki hafta Miz şovu Cesaro, Sheamus ve Curtis Axel
ile açtı. Bo Dallas ise sakatlığından ötürü şovda yer almadı. Roman’ın müziği
çaldı ve Shield’in bir dedikodu olmadığını açıkladı. Bunun üzerine Dean ve Seth
sırasıyla Roman’ın yanına geldi ve 3’ü ringi temizledi. Bunun üzerine Kurt
Angle TLC için, The Shield üçlüsüne karşı Miz, Cesaro ve Sheamus üçlüsünden
oluşan takımla maç ayarladı. Böylelikle, The Shield’ın birlikte 3,5 sene sonra
çıkacağı ilk maç kesinleşmiş oldu. Gecenin ilerleyen saatlerinde The Shield bu
sefer Braun Strowman’a meydan okudu. Keza Roman ile Strowman arasında uzun
süren bir feudun ardından geçtiğimiz iki hafta da Strowman önce Dean ile sonra
da Seth ile karşı karşıya gelmişti. Strowman’ın karşısına çıkan üçlü, kendisine
artık The Shield ile özdeşleşen triple powerbomb’ı çekerek masayı kırdılar.
Bunun ardından Dean arka alanda verdiği röportajda bizim karşımıza üç kişi
değil, dört-beş hiç fark etmez, herkesi alırız diyince Miz de bu fırsatı
kaçırmak istemedi. Hemen Kurt Angle ile konuşup, Strowman’ı maça dahil etmeyi
başardı.
Bir sonraki hafta, yani TLC’den önceki son Raw’da, Miz yine
Dean’in vermiş olduğu röportajı kullanarak kendi takımının sayısını arttırmaya
çalıştı. Kurt Angle ise buna dur diyerek, Miz’in isteğini bir şarta bağladı.
Eğer gecenin main eventinde Strowman, Roman’ı steel cage maçında yenerse Miz
5.elemanı da takımına ekleyebilecekti. Aksi takdirde, yani eğer Roman kazanırsa
da maçın ilk açıklandığı haldeki gibi yani 3 vs 3 şeklinde gerçekleşeceği
açıklanmıştı. Bu arada, The Shield’ın takım kemerlerine sahip olan ikilisi,
Cesaro ve Sheamus’u yenerek takım kemerlerini bir kez daha korudular. Miz’in
açıklaması muhtemel olan takımın 5.elemanı Curtis Axel ise gaza gelip arka
alanda The Shield üçlüsüne saldırdı ama hastanelik oldu. Gecenin main eventinde
ise Cesaro ve Sheamus, Roman’ın kafesten çıkmasına engel olunca arka alandan
Dean ve Seth ve ikilisi gelmiş ve de arka alan uzayacak bir kavga başlamıştı.
Bu sırada ringin altında saklanan ve de uzun zamandır ortalarda görünmeyen
Kane, ringi yararak içeri girdi ve Roman’a birkaç kez chokeslam çekti.
Sonrasında Strowman da finisher yaparak maçı kazandı. Ardından Miz,
5.elemanları olarak Kane’i açıkladı.
Şimdi burada Kane’in dönmesinin oldukça güzel bir mantığı
olduğunu görebiliyoruz. Sonuçta Roman, geçtiğimiz WM’de, Kane’in abisi
Undertaker’ı yenerek emekli etmişti. Bunun üzerine yaklaşık güreşe bir senedir
ara veren Kane, abisinin intikamı için Roman’a saldırmıştı.
Bütün her şeyi ile baktığımız zaman maçın içerisinde
inanılmaz bir hikaye altyapısının bulunduğunu görebiliyoruz. İki takımın tüm
elemanları karşılıklı olarak birbirine düşman. Dean, kemerini Miz’e haksız yere
kaybetti. Roman ile Strowman bir yıla yakın bir süredir feud içerisindeler.
Seth ve Dean ikilisi, Cesaro ve Sheamus ikilisi ile takım kemeri feudu
içerisinde. Roman ile Miz’de I.C şampiyonluğu için feuddaydılar. Bir de üstüne
Kane’in intikam davası eklenince harika bir olay gerçekleşmişti. Ayrıca The
Shield’ın üç elemanının bundan 3.5 sene öncesinden bambaşka bir pozisyonda
oldukları oldukça açık görünüyor. Roman 3 kere WM main eventine çıkıp, 3 kere
ana kemer aldı. Bununla da yetinmeyip Royal Rumble kazandı. Seth, Money in the
Bank çantası kazandı, ardından iki kere ana kemer şampiyonu oldu ve WM’de
Triple H’i yendi. Dean ise geçtiğimiz sene Smackdown’ı taşıyan adamdı. Bir kere
ana kemeri aldı, Intercontinental kemerini birkaç kez kazandı ve de Mr.MITB
oldu. Yani eğer maç ilk açıklandığı şekilde 3’e 3 gerçekleşecek olsaydı The
Shield üçlüsü maçı her türlü alırdı. Strowman’ın maça dahil olması bir nebze
olayı dengelemiş olsa da, Kane’in return yapması ile yani maçın 5’e 3 geçecek
olması ile birlikte iyice maçın tahmin edilebilirliği zorlaşmıştı.
Ama şovdan tam iki önce Roman’ın hasta olduğu ve de maça
çıkamayacak durumda olduğu açıklanınca bütün bu senaryolar boşa gitmiş oldu.
Bunun üzerine, The Shield’ın geri dönüş gazının yerine, GM Kurt Angle’ın tam 11
sene sonra WWE ringlerinde güreşeceği açıklandı. Aslında Kurt Angle’ın ringlere
dönüş yapması başlı başına hype yaratan bir olay. Ama bunun bir hikaye
altyapısı olmadan manasız bir şekilde ve de aniden yapılması oldukça tuhaf
kaçan bir durum. Roman’ın sakatlığının
tıpkı Bray Wyatt’ın durumu gibi ne olduğunu bilemiyorum. Ama bu olaylar önceden
öğrenilebilecek olaylar değil miydi, oldukça tartışılabilir bir konu.
Maçın tahmini şimdi oldukça zorlaşmış durumda. Aynı zamanda
tıpkı Balor vs Wyatt feudunda yaşandığı gibi burada da yapılan isim
değişikliğinin senaryoya olası etkisini tahmin etmek oldukça güç. Sonuçta GM
olan Kurt Angle, birden maça dahil oldu. Sonuçta Roman da eninde sonunda
dönecek. Acaba bundan sonra birlikte mi Miz’e karşı savaşacaklar bilinmez.
Dolayısıyla Angle’ın maça dahil olması oldukça havada kalan bir olay. The
Shield return hype’ı gerçekleşmeyince, Kurt Angle return hype’ı yaratılmaya
çalışılmış durumda. Ne yazık ki bu konunun en azından şimdilik başka bir
açıklaması yok.
Kurt Angle’ın return’i hatrına tahmini face tarafa verelim.
Ama heel takımın kazanıp feudu olası bir şekilde devam etmesi de muhtemel. Her
şeye rağmen, TLC PPV’sinin tek TLC maçının oldukça güzel geçeceğini
düşünüyorum.
Tahmin: Dean Ambrose
& Seth Rollins & Kurt Angle
--
Görüldüğü gibi planların son dakikada değiştiği, ana kemer maçının, IC maçının ve de takım kemerleri maçının korunmadığı, senaryoların değişeceği bir PPV olacak. Ayrıca sadece tek bir TLC maçımız var. Her şeye rağmen kağıt üzerinde Kurt Angle’ın ringlere geri dönüş yapması ve de AJ Styles vs Balor maçı oldukça ilgi çekici duruyor.
Her şeyiyle oldukça
enteresan bir PPV olacak. Ben de olacakları büyük bir merakla bekliyorum…